18 MAYIS’TA ADANA’DA KONSER VERECEK
Manşet Haber 10.05.2019 11:40:55 0

18 MAYIS’TA ADANA’DA KONSER VERECEK

18 MAYIS’TA ADANA’DA KONSER VERECEK

Türkiye’de büyük bir hayran kitlesine sahip grup Pink Martini, 18 Mayıs’ta Adana’da konser  verecek. En son “Je Dis Oui” albümünü yayımlayan grup, albümde Türk sevenlerine de büyük bir sürpriz yaparak “Aşkım Bahardı” şarkısına yer verdi.

18 Mayıs’ta Adana’da Çukurova Üniversitesi Açıkhava Tiyatrosu’nda da konser verecek olan Pink Martini Cumhuriyet Gazetesi’nden Orhun Atmış’a Türkiye turnesi hakkında çarpıcı açıklamalarda bulundu. Türkiye’de ilk defa turneye çıkcak olan ve 1 haftada 6 şehirde konser verecek Pink Martini grubundan China Forbes’ın açıklamaları şöyle:

China Forbes: Biz yılın 150 gününü, dört kıtada turnelerde geçiren bir grup olarak seyahatlere çok alışığız tabii. Bir de o kadar uzun yıllardır birlikteyiz ve ailemizden çok birbirimizi görüyoruz ki... Bizim için yeni yerleri, yeni kültürleri keşfetmek çok keyifli oluyor. Elbette yorulduğumuz zamanlar da oluyor ama dinleyicilerle buluştuğumuzda, onlarla birlikte eğlendiğimizde, onlardan çok güzel dönüşler aldığımızda tüm yorgunluğumuz geçiyor.
- Spotify’a göre en çok İstanbul’dan dinleniyorsunuz. Türkiye’deki size olan ilgiyi nasıl değerlendirirsiniz? Sizin de Türkiye’ye ilginiz yüksek diyebilir miyiz? Çok sık konser vermeye geliyorsunuz...
C.F: Türkiye, bu yola çıktığımız ilk zamanlardan bu yana bizi çok sarıp sarmalayan bir ülke! Ve elbette duygularımız karşılıklı! Bizim söylediğimiz şarkılar, orkestramızdaki melodik zenginlik, grubun sahnedeki enerjisi Türk insanını yakalıyor. Türkiye’deki insanlar geçmiş güzel günlerin özlemiyle dolu. Biz de aslında o günleri hatırlatan bir grubuz. Thomas, 1930’lu yılların Hollywood orkestralarından esinle bu grubu kurmuştu. Dolayısıyla aramızda müthiş bir bağ var. Yıllar içinde verdiğimiz konserlerle de bu bağ giderek güçlendi. Artık arkadaşlarımızın yanına geliyoruz gibi hissediyoruz, hiç yabancılık çekmiyoruz.
ZEKİ MÜREN VE MÜZEYYEN SENAR...
- Türkiye’den dinlediğiniz, beğendiğiniz gruplar, şarkıcılar var mı?
Thomas Lauderdale: Ben yeni şarkılar aramayı, YouTube’da gezinmeyi çok seviyorum. “Aşkım Bahardı”yı da öyle bulmuştum zaten. Eski Yeşilçam şarkılarını, nostaljik şarkıları çok seviyorum. Türk Sanat Müziği de kulağıma çok hoş geliyor, özellikle Zeki Müren ve Müzeyyen Senar şarkıları... Keşke onlarla tanışabilme şansımız olabilseydi.
- Son olarak, hayranlarınıza söylemek istedikleriniz var mı?
C.F: Türkiye’yi çok özledik. Konserleri sabırsızlıkla bekliyoruz. Bursa, Adana ve Konya için ekstra heyecanlıyız çünkü ilk kez gideceğiz. Yine muhteşem yemekler tadacağımızdan, güzel yerler göreceğimizden, harika insanlarla tanışacağımızdan eminiz! Birlikte şarkı söyleyip eğleneceğiz. Herkesi konserlere bekliyoruz.

KONSER TARİHLERİ:

14 Mayıs Bursa - Bursa Kültürpark Açıkhava Tiyatrosu
16 Mayıs İstanbul - Volkswagen Arena
17 Mayıs İzmir - İzmir Kültürpark Açıkhava Tiyatrosu
18 Mayıs Adana - Çukurova Üniversitesi Açıkhava Tiyatrosu
20 Mayıs Ankara - Congresium Ankara
21 Mayıs Konya - Selçuklu Kongre Merkezi Anadolu Oditoryu

 

 

 

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

30.8° / 18.5°