ADANA AYAKKABI VE MODA TASARIM MERKEZİ AÇILIYOR
Manşet Haber 14.10.2019 19:11:12 0

ADANA AYAKKABI VE MODA TASARIM MERKEZİ AÇILIYOR

ADANA AYAKKABI VE MODA TASARIM MERKEZİ AÇILIYOR

Adana Ticaret Odası Başkanı Atila Menevşe, Çukurova Kalkınma Ajansı’nın 2018 yılı Üretim ve Çevre Altyapısının Geliştirilmesi Mali Destek Programı kapsamında kurulan “Ayakkabı ve Moda Tasarım Merkezi”nin bu ay içerisinde faaliyete geçeceğinin müjdesini verdi.

Menevşe yaptığı açıklamada, ATO’nun başvuru sahibi ve yürütücüsü, Çukurova Üniversitesi’nin ortağı, S.S. Adana Ayakkabıcılar Küçük Sanayi Sitesi Kooperatifi’nin iştirakçisi olduğu proje ile Adana’da bulunan yüzlerce küçük ve orta ölçekli ayakkabı ve konfeksiyon üreticisinin kendi modellerinin tasarımını Adana’da yaptırarak zaman ve maliyet tasarrufu elde etmeleri ve rekabet gücünü artırmalarını hedeflediklerini söyledi. Menevşe açıklamasında şu görüşlere yer verdi:

“İmalatçı ve toptancı firmalarımızın koleksiyon oluşturma süreçlerine katkı yapacak merkezimiz, yurtiçi ve yurtdışı müşterilerine sanal sunum yapma imkânı da sağlayacağız. Ayrıca proje kapsamında oluşturulan merkezde konularında uzman 3 personel istihdam etmekteyiz.

Moda tasarım merkezimizde, dijital baskı makinesiyle yapılacak numunelerin kumaşlarının kalıp ve şablona gerek olmadan önceden görme imkânı elde edilecektir. Model tasarımı ve kalıp hazırlama imkânlarının yanında 3D sistemi sayesinde ürünlerin sanal mankenler üzerinde deneniyor olması firmalarımızı tekrar tekrar numune dikme külfetinden kurtaracaktır. Koleksiyon hizmeti dışında, merkezimizde firmalarımızın üretimleri için de kalıp, serileme ve pastal hizmeti verilecektir. Ayakkabı tasarım bölümünde ise ayakkabı imalatçılarımız için 2D ve 3D model tasarımları yapılmasının yanında, kalıp-taban analizleri, koleksiyon moda-trend araştırmaları, yapılan tasarımların ya da hazır modellerin ıstampaya aktarılması, model renklendirme çalışmaları ve bilgisayarlı kesim makineleri için tanımlama ve takımlama hizmetleri verileceğini söyleyebilirim. 2020 yılının başına kadar ayakkabı ve konfeksiyon sektöründe faaliyet gösteren üyelerimize özel olarak merkezde yaptıracakları ilk tasarımlardan ücret alınmayacağını ifa etmeliyim. 2020 yılının Eylül ayında proje desteği sona erecek. Merkezin kendi imkânlarıyla ayakta durmaya devam etmesi için sektör temsilcilerinin merkezde tasarım yaparak destek vermelerinin gerekliliğini de belirtmek istiyorum. “

 

 

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

30.8° / 18.5°