ADANA’DA SAĞLIKTA KİMLER BAŞKAN OLUYOR?
Manşet Haber 3.12.2017 04:25:21 0

ADANA’DA SAĞLIKTA KİMLER BAŞKAN OLUYOR?

ADANA’DA SAĞLIKTA KİMLER BAŞKAN OLUYOR?

Sağlık Bakanlığı’ndaki yeni yapılanma ile birlikte İl Sağlık Müdürlerinin yardımcılarının ünvanları, başkan olarak, Şube Müdürlerinin adı da Başkan Yardımcısı olarak değiştirildi.
Sağlıkta Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreterliği ile İl Halk Sağlığı Müdürlükleri kaldırıldı, tüm birimler İl Sağlık Müdürüne bağlandı. Sağlık Bakanlığı 81 İl’i nüfuslarına göre 9 ayrı kategoride topladı. İstanbul, Ankara, İzmir, Bursa ve Antalya’da İl Sağlık Müdürlüklerinde 7 başkanlık oluşturuldu. Adana ‘da ise 4 başkan ataması yapılacak.
Dr. Ahmet Özer Adana İl Sağlık Müdürlüğü görevini sürdürürken mevcut tabloda 5 Müdür Yardımcısı görev yapıyor. İşte Sağlık Müdür Yardımcıları ve görev alanları:ahmet_ozer_cevre
Bekir Nennioğlu : Sorumlu Olduğu Şube ve Birimler:
İdari ve Mali İşler Şube Müdürlüğü
İş Sağlığı ve Güvenliği Birimi
Dr. Ersin Karabulut : Sorumlu Olduğu Şube ve Birimler:
Kamu Sağlık Hizmetleri Şube Müdürlüğü
Organ ve Doku Nakli Koordinatörlüğü
BİMER Koordinatörlüğü
Gelir Tahakkuk Birimi
Dr. Reyhan Mazı: Sorumlu Olduğu Şube ve Birimler:
Özel Sağlık Hizmetleri Şube Müdürlüğü
Dr. Sadettin Özsürekcigil: Sorumlu Olduğu Şube ve Birimler:
İnsan Kaynakları Şube Müdürlüğü
Eczacılık ve Tıbbi Cihaz Şube Müdürlüğü
İl Performans ve Kalite Koordinatörlüğü
Tıbbi Cihaz Piyasa Gözetim ve Denetim Birimi
Çalışan Hakları ve Güvenliği Birimi
Sağlık Bakanlığı İletişim Merkezi İl Çözümleyiciliği
İl Koordinasyon Birimi
Dt. Süleyman Dilek: Sorumlu Olduğu Şube ve Birimler:
Acil ve Afetlerde Sağlık Hizmetleri Şube Müdürlüğü
Sağlık Bilgi Sistemleri Şube Müdürlüğü
İzleme ve Değerlendirme Şube Müdürlüğü
Sağlık Turizmi Koordinatörlüğü
5 BAŞKAN KİM OLACAK?
Adana İl Sağlık Müdürlüğü’nde 5 başkan yardımcısının görev alanı şöyle: Kamu Hastaneleri Hizmetleri, Halk Sağlığı Hizmetleri, Acil Sağlık İlaç ve Tıbbi Cihazlar ile Personel ve Destek Hizmetleri Başkanlığı. 5 Başkanlığa henüz atama yapılmadı. Kamu Hizmetleri Başkanlığı görevini Doç. Dr. Orhan Görgülü, Halk Sğlığı Başkanlığına Dr. Yakup Yılancıoğlu’nun getirilmesine kesin gözüyle bakılıyor. Dr. Süleyman Dilek’in Acil Sağlık Hizmetleri Başkanlığına getirileceği belirtiliyor. Acil Sağlık, İlaç ve Tıbbi Hizmetler Başkanlığı ile Personel Destek Hizmetleri Başkanlıklarına ise getirilecek isimler henüz netleşmedi. Halen Müdür Yardımcısı olarak görev yapan isimlerden Dr. Sadettin Özsürekçigilk, Reyhan Mazı, Ersin Karabulut ile Bekir Nennioğlu’ndan kimlerin Başkan olacağı henüz netleşmedi. Bu isimler dışında başka isimlerin de yeni göreve getirilebileceği ifade ediliyor.

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

30.8° / 18.5°