ADANA
Manşet Haber 17.08.2018 21:48:57 0

ADANA'YI YATIRIMCILARLA BULUŞTURMALIYIZ

ADANA'YI YATIRIMCILARLA BULUŞTURMALIYIZ

Çukurova Kalkınma Ajansı'nda (ÇKA) düzenlenen '2018 Yılı Ekonomi Değerlendirme Toplantısı'nda konuşan Vali Mahmut Demirtaş, “Yapmamız gereken dana'yı yatırımcılarla buluşturmaktır' dedi.
Toplantıya Vali Mahmut Demirtaş'ın yanı sıra Çukurova Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Lütfi Altınsu, kamu ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, oda ve dernek başkanları ile işadamları katıldı.
ÇKA Genel Sekreteri Lütfi Altınsu, kent ekonomisinin gelişip kalkınması yolunda yapılan çalışmalar ve projeler hakkında ayrıntılı bilgiler verdi. Dile getirilen konuşmaların ardından katılımcılara hitap eden Vali Mahmut Demirtaş, son günlerde döviz fiyatlarında yaşanan hareketliliğin, Türkiye üzerinde tahakküm kurmak isteyen çevrelerin, millete diz çöktürme hayalinin son perdesi olduğunu söyledi. Vali Demirtaş, 24 Haziran seçimlerinin ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde yeni yönetim modelinin inşasıyla ilgili adımların atıldığını belirtirken, ekonomide sıcak gündemle karşı karşıya kalındığına dikkat çekti.
'ADANA, DEVLETİNİN YANINDA'
Adana iş ve ekonomi dünyasının devletinin ve milletinin yanında olduğunu belirten Vali Mahmut Demirtaş, 'Son günlerde döviz fiyatlarında yaşanan hareketlilik, ülkemiz üzerinde tahakküm kurmak isteyen çevrelerin, milletimizi diz çöktürme hayalinin son perdesi olarak karşımızda duruyor. Devletimizin ve hükümetimizin aldığı tedbirlerle, iş dünyamızın gösterdiği duyarlılıkla, milletimizin feraseti ile bu oyunu da Allah'ın izniyle bozacağız. Devletimizin aldığı tedbirlerin gerçekleştirilmesi için yerel düzeyde yapılması gereken çalışmaları, Adana iş ve ekonomi dünyasının aktörleriyle birlikte yapıyoruz, yapmaya da devam edeceğiz.
Bir kez daha altını çizmekte yarar görüyorum; Adana iş ve ekonomi dünyasının durduğu yer bellidir ve her konuda olduğu gibi bu konuda da devletinin ve milletinin yanındadır' dedi.
Ekonomi üzerinde kötü emel besleyenleri bertaraf etmenin temel şartının çok çalışmak olduğunu anlatan Vali Demirtaş, sözlerini şöyle sürdürdü: 'Gece gündüz, sıcak soğuk demeden, mesai mefhumu gözetmeden çalışmak bunları bertaraf etmemizde önemlidir.'
'Öncelikle şehrimizin hem yerli hem de yabancı yatırımcıya gönül ferahlığıyla yatırım yapılabilecek bir tarım, sanayi, ticaret ve finans merkezi olduğunu göstermeliyiz. Yapmamız gereken, güçlü yönlerimizi anlatarak bu şehri yerli ve yabancı yatırımcı ile buluşturmaktır. O nedenle önümüzdeki süreçte Sanayi ve Ticaret Odamız başta olmak üzere, kendi yatırım alanına giren her meslek kuruluşu, yatırımcılara sağlanan teşviklerle ilgili bilgilendirme faaliyetlerini sistemli bir biçimde yürütmelidir. Bilinmelidir ki Çukurova ve Doğu Akdeniz'in doğal merkezi olan Adana, zengin potansiyeli ve küresel rekabet gücüyle, Marmara'ya alternatif tek bölgedir. İlimizde iktisadi kalkınmanın gerçekleştirilmesi için önceliklerimiz; enerji üretim ve dağıtım merkezi olmak, bölgenin stratejik konumunu lojistik avantaja dönüştürmek, imalat sanayinde rekabet gücünü artırmak, tarımdan elde edilen katma değeri yükseltmek, bölgenin turizm potansiyelini harekete geçirmek, bölgemizin Ar-Ge kapasitesini geliştirmek ve girişimcilik ortamını iyileştirmek olarak belirlemiş bulunmaktayız.'
Vali Mahmut Demirtaş'ın konuşmasının ardından, yoğun bir katılımla gerçekleştirilen toplantı, ekonomik göstergelerin değerlendirilmesi ve yapılması gereken çalışmalar ile projeler hakkında fikir alış verişinde bulunulmasıyla sürdü.
(http://adana.gov.tr/md-998394-)

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

31° / 16.7°