ALTIN KOZA EN İYİ FİLM ÖDÜLÜ SİBEL’E
Manşet Haber 30.09.2018 13:00:38 0

ALTIN KOZA EN İYİ FİLM ÖDÜLÜ SİBEL’E

ALTIN KOZA EN İYİ FİLM ÖDÜLÜ SİBEL’E

25 Uluslararası Adana Film Festivali, ödül töreni ile sona erdi. Altın Koza en iyi ödülü Sibel’in oldu.
Çukurova Üniversitesi Kongre Merkezi’nde düzenlenen Ulusal Uzun Metraj Film Yarışması ve Uluslararası Uzun Metraj Film Yarışması sonuçlarının açıklandığı törene KKTC Milli Eğitim ve Kültür Bakanı Cemal Gürsel Özyiğit, Adana Valisi Mahmut Demirtaş, Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Hüseyin Sözlü, sinema dünyasından çok sayıda ünlü isim, konuklar ve Adanalılar katıldı.
Burcu Esmersoy ve Cem Karayel’in sununuculuğu üstlendiği gecede En İyi Film Ödülü; Çağla Zencirci ve Guillaume Giovanetti’nin yönettiği Sibel filmine verildi.
Adana İzleyici Ödülü’nü alan Kelebekler filminin yönetmeni Tolga Karaçelik’e ve ekibine ödülünü veren Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Hüseyin Sözlü, kültürün ve sanatın başkenti Adana’da 25’incisinin gerçekleştirildiği Adana Film Festivali’nin sonsuza kadar yaşayacağını söyledi.
Adana Valisi Mahmut Demirtaş da, kültür ve sanat şehri Adana’da; Adana Film Festivali’ni hayata geçiren Büyükşehir Belediye Başkanı’na, ekibine, sanatçılara ve Adanalılara teşekkür etti.
ULUSAL UZUN METRAJ FİLM YARIŞMASI ALTIN KOZA ÖDÜLLERİ
En İyi Film Ödülü: Sibel
En İyi Yönetmen Ödülü: Tolga Karaçelik/Kelebekler
Yılmaz Güney Ödülü: Anons
Adana İzleyici Ödülü: Kelebekler
Jüri Özel Ödülü: Hüseyin Karabey/İçerdekiler
En İyi Senaryo Ödülü: Tolga Karaçelik /Kelebekler
En İyi Kadın Oyuncu Ödülü: Damla Sönmez/Sibel
En İyi Erkek Oyuncu Ödülleri: Caner Şahin ve Yiğit Ege Yazar/Kardeşler
En İyi Müzik Ödülü: Mehmet Güreli/Dört Köşeli Üçgen
En İyi Görüntü Yönetmeni Ödülü: Krum Rodriguez/Anons
En İyi Sanat Yönetmeni Ödülü: Tuba Erdem/Dört Köşeli Üçgen
En İyi Kurgu Ödülü: Naim Kanat/Güvercin Hırsızları
Yardımcı Rolde En İyi Kadın Oyuncu Ödülü: Gizem Erman Soysaldı/İçerdekiler
Yardımcı Rolde En İyi Erkek Oyuncu Ödülü: Emin Gürsoy/Sibel
Türkan Şoray Umut Veren Genç Kadın Oyuncu Ödülü: Gözde Mutluer/Kardeşler
Umut Veren Genç Erkek Oyuncu Ödülü: Seyit Nizam Yılmaz/Güvercin Hırsızları
SİYAD En İyi Film Ödülü: Banu Sıvacı/Güvercin
FİLMYÖN En İyi Yönetmen Ödülü: Mahmut Fazıl Coşkun/Anons

ULUSLARARASI UZUN METRAJ FİLM YARIŞMASI ÖDÜLLERİ
En İyi Film Ödülü: Şüphe (Boening / Burning) (Yönetmen: Lee Chang-dong)
Jüri Özel Ödülü: Anons (The Announcement) (Yönetmen: Mahmut Fazıl Coşkun)
Mansiyon Ödülü: Tarihe Barbar Olarak Geçmek Umurumda Değil (I Do Not Care If We Go Down In History as Barbarians / Îmi Este Indifferent Daca în Istorie Vom Intra Ca Barbari) (Yönetmen: Radu Jude)

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

30.8° / 18.5°