BALCALI’DA İLERİ YAŞAM DESTEĞİ KURSU
SAĞLIK 15.01.2018 12:29:44 0

BALCALI’DA İLERİ YAŞAM DESTEĞİ KURSU

BALCALI’DA İLERİ YAŞAM DESTEĞİ KURSU

Amerikan Kalp Birliği bünyesinde düzenlenen “Çocuklarda İleri Yaşam Desteği Kursu (PALS)” bu konuda Türkiye’de ki 2 merkezden biri olan Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi tarafından gerçekleştirildi.
Kurs Başkanlığı’nı Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi Başhekim Yardımcısı ve Çocuk Yoğun Bakım Ünitesi Sorumlusu Prof. Dr. Dinçer Yıldızdaş Başkan Yardımcılığını ise Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi Çocuk Acil Ünitesi sorumlusu Prof. Dr. Hayri Levent Yılmaz’ın yaptığı kursa ayrıca “Çocuklarda İleri Yaşam Desteği” konusunda öncülük etmiş bir isim olan 9 Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı Bölümünden Prof. Dr. Tolga Fikri Köroğlu ve Prof. Dr. Murat Duman’da destek verdi.
Kursta teorik ve uygulamalı olmak üzere “Çocuklarda İleri Yaşam Desteği” konusunda son derece önemli bilgiler verilirken, Türkiye’nin çeşitli sağlık kuruluşlarında katılan 5 doktor kurs eğiticiliği eğitimi aldı. 12 doktor ise “İleri Yaşam Desteği” konusunda eğitim aldı.
“Çocuklarda İleri Yaşam Kursu”nun Başkanlığını yapan Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi Başhekim Yardımcısı ve Çocuk Yoğun Bakım Ünitesi Sorumlusu Prof. Dr. Dinçer Yıldızdaş, Çocuklarda ileri yaşam desteğinin son derece önemli olduğunu, özellikle anlık ve acil müdahalelerin Hayat kurtardığına dikkati çekerek, çocuklarda ileri yaşam desteği konusundaki son gelişme ve uygulamaları kursiyerlere anlattıklarını söyledi. Yıldızdaş, kursa tam olarak katılan, gerekli becerileri edinen, yazılı ve uygulamalı sınavda başarılı olan katılımcılara 'AHA/AAP PALS Provider' kimlik kartı ve sertifikasının verildiğini, bu sertifikanın dünyada geçerliliği olan bir sertifika olduğunu kaydetti.


YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

30.8° / 18.5°