“BANA KİMSENİN YAPTIRIMI OLAMAZ”
SİYASET 2.10.2017 15:43:48 0

“BANA KİMSENİN YAPTIRIMI OLAMAZ”

“BANA KİMSENİN YAPTIRIMI OLAMAZ”

CHP Çukurova İlçesi delege seçimlerinde adı şantaj suçuna karışan bir şahsın delege adayı yazılması ile ilgili açıklama yapan İlçe Başkanı Ali Uçar, Ramazan Artıksuer’in mahalle meclislerinin önerisiyle yazıldığını ve konu ile ilgili ilişkilendirilmeye çalışılan Seyhan Belediye Başkanı Zeydan Karalar’ın kesinlikle bir müdahili olmadığı söyledi. Uçar, mevzu edilen Ramazan Artıksuer ile ilgili olarak bugüne kadar ilçe teşkilatlarına ne şantaj nede başka bir suçtan şikâyet gelmediğine de vurgu yaptı.
CHP Çukurova İlçe Örgütü'nce Toros Mahallesi'nde yapılan delege seçimleri tamamlandı. 82 kişilik delege seçiminde CHP'li belediye başkanına şantaj suçundan ceza alan Ramazan Artıksuer'in adı görülünce bazı partililer duruma tepki gösterdi. CHP Çukurova İlçe Başkanı Ali Uçar, olay üzerine yaptığı yazılı açıklamasında, Artıksuer isminin mahalle meclisleri vasıtasıyla yazıldığını söyledi.
Liste ile ilgili olarak Zeydan Karalar isminin dillendirilmesini hayretle karşıladıklarını belirten Başkan Ali Uçar, listelerin yazılmasında ne Seyhan Belediye Başkanı Zeydan Karalar’ın ne CHP İl Örgütünün, nede herhangi birinin müdahalesi ve önerisinin olmadığını belirtti. Uçar,“Zeydan Karalar, listeyi yazmadı. ‘Zeydan Karalar şu şahsı yazdı’ diyen arkadaş varsa gelsin tartışalım. Liste mahalle meclislerinden gelen isimlerden oluştu. Bu partide emeği olan insanların önerisi ile liste oluştu. Zeydan Karalar şu güne kadar bir tek kişiyi getirmedi. Tartışmak, destek vermek doğaldır. Elbette tercihler olmuştur. Bize ne Zeydan Karalar’ın nede bir başkasının yaptırımı olmadı, olamaz! CHP’liler beni çok iyi tanır, tavrımız net; emekten yanayız” şeklinde konuştu.
ARTIKSUER İLE İLGİLİ ŞİKAYET MEVCUT DEĞİL
Mevzu bahis kişi olan Ramazan Artıksuer isminin mahalle meclislerinden gelen listelerde yazılı olduğunu belirten Cumhuriyet Halk Partisi Çukurova İlçe Başkanı Ali Uçar, Artıksuer ile ilgili olarak herhangi bir şikâyetin bulunmadığının da altını çizdi. Uçar, “Bu arkadaşla ilgili olarak bize herhangi bir şikayet gelmedi. Bu arkadaş parti üyesiydi. O listede bulundu ama biz kendisine belediye başkanı ile olan durumundan dolayı söyledik, geldi delege adaylığından çekildi. Seçim devam etti ve saat 17’de sandıkları kapattık. Ve bugüne kadarda kendisi ile ilgili partimize herhangi bir şikayet gelmiş değildir” dedi.
“TAM BİR DEMOKRASİ ŞÖLENİ OLDU”
Cumhuriyet Halk Partisi Çukurova İlçe teşkilatının yaptığı delege seçimlerinin demokratik bir ortamda Türkiye’ye örnek olacak bir şekilde gerçekleştirdiğini söyleyen Başkan Uçar, yüzde 60 katılım ile seçim yapıldığını söyledi. Tek liste olan yerlerde bile katılımın oldukça yüksek olduğunu belirten Ali Uçar demokrasi şölenine katkı sunan tüm üyelere teşekkür etti.


YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

31° / 16.7°