BARUT, TARKİM
Manşet Haber 12.11.2019 23:25:33 0

BARUT, TARKİM'DEKİ MİLYONLUK VURGUN İDDİASINI SORDU

BARUT, TARKİM'DEKİ MİLYONLUK VURGUN İDDİASINI SORDU

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Adana Milletvekili, TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ayhan Barut, Tarkim Bitki Koruma Sanayi ve Ticaret A.Ş.'yle ilgili ortaya atılan milyon liralık vurgun iddiasını Meclis gündemine taşıdı. Üretilen zirai ilaçları Tarım Kredi Kooperatifleri ile tarımsal birlik ve zirai ilaç bayilerine satması gereken Tarkim'in özel bir firmaya yüklü miktarda ve çok düşük fiyattan sattığı iddialarını sorgulayan Barut, 'Bu satışın Tarkim'e maliyetinin bir milyon lira olduğunun ifade edildiği iddialara göre, satış yapılan firma ise Tarkim Genel Müdürü'nün arkadaşına ait bir şirket olarak ifade edilmektedir' dedi.
TARKİM Bitki Koruma Sanayi ve Ticaret A.Ş.'nin Tarım Kredi Kooperatifleri Merkez ve Bölge Birlikleri ile Gübre Fabrikaları Türk A.Ş. tarafından kurulduğunu, bitki koruma ürünleri imalatı, satışı ve pazarlaması konusunda faaliyet gösteren bir kuruluş olduğunu anımsatan Ayhan Barut, 'Yaygın bir satış ve dağıtım ağına sahip olan TARKİM Bitki Koruma, bünyesinde bulundurduğu 176 adet zirai ilaç ile Tarım Kredi Kooperatifi olmak üzere diğer tarımsal birliklere ve zirai ilaç bayilerine hizmet vermektedir. Üretilen zirai ilaçları Tarım Kredi Kooperatifleri ile tarımsal birlik ve zirai ilaç bayilerine satması gereken TARKİM’in geçtiğimiz Mayıs ayında zirai ilaçları özel bir firmaya yüklü miktarda ve çok düşük fiyattan sattığı iddia edilmektedir' diye konuştu.
İddialara göre söz edilen bu satışın TARKİM'e maliyetinin bir milyon lirayı bulduğu ve satış yapılan firmanın ise TARKİM Genel Müdürü’nün arkadaşına ait bir şirket olarak ifade edildiği iddialarını Meclis gündemi'ne taşıyan Ayhan Barut, konuyla ilgili kamuoyuna açıklama yapılmasını istedi. Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli tarafından yanıtlanması istemiyle Meclis'e soru önergesi sunan Barut, şunları kaydetti:
'Bu satışın TARKİM’in bayilerine ürün satışını durdurduğu bir dönemde yapıldığı, üstelik yüklü miktarda ve çok düşük fiyattan verildiği, hemde TARKİM’in bayisi olmayan, tarım ilacı üreticisi olan bir firmaya yapılması da sektörde ayrıca büyük bir rahatsızlık ve huzursuzluk yaratmıştır. TARKİM Genel Müdürü’nün arkadaşına ait olduğu iddia edilen söz konusu firmaya satılan ürün fiyatı ile Tarım Kredi Kooperatiflerine satılan fiyat arasında yüzde 30-40 hatta yüzde 60’a varan oranlarda fiyat farkı bulunması sektör paydaşları tarafından satış ile peşkeş çekildiği şeklinde nitelendirilmektedir. Aynı dönemde TARKİM bayisine parası peşin olarak ödendiği halde 40 TL artı KDV’den verilmeyen zirai ilacın, ilgili firmaya 27 TL’den verilmesi arasındaki uçurumun başka türlü izah edilmesi mümkün değildir.'
CHP Adana Milletvekili, TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ayhan Barut'un önergesinde şu sorulara yanıt verilmesi istendi:
'1. Bazı basın yayım organlarına da haber olan bu satış yapılmış mıdır? İddia edildiği gibi alım yapan firma ile Tarkim Genel Müdürü arasında arkadaşlık ilişkisi var mıdır? Satış için ileri sürülen rakamlar bu ilişkiden kaynaklı mı firmaya uygulanmıştır?
2. Tarkim’in bu satışı sektörü ve sektör paydaşları arasındaki rekabeti nasıl etkilemiştir?
3. Tarkim’in paydaşları arasında büyük bir mağduriyete yol açan bu satışı bakanlık tarafından bilinmekte midir? Bakanlık olarak bu konuda kurum nezdinde bir girişimizin oldu mu/olacak mı?
4. Tarkim’in bu tasarrufu nedeniyle oluşan maddi ve manevi zarara ilişkin adli, idari bir denetim görevlendirmesinde bulunacak mısınız?
5. Tarımsal faalyet yürüten bu denli önemli bir alanda tekelleşmenin önüne geçmek için hangi önleyici tedbirleri alacaksınız? Bu yönde bir planlamanız mevcut mu?
6. Tarım Kredi Kooperatifleri ve zirai ilaç bayileri tarafından pek çok makama yapılan şikayetlere ilişkin hangi adımlar atılmış ve sonuçları ne olmuştur?'



YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

30.8° / 18.5°