BAŞ DÖNMESİNİN EN SIK NEDENİ İÇ KULAK
SAĞLIK 23.02.2018 17:07:10 0

BAŞ DÖNMESİNİN EN SIK NEDENİ İÇ KULAK

BAŞ DÖNMESİNİN EN SIK NEDENİ İÇ KULAK

İnsanın kendisinin ya da etrafındaki eşyaların hareket ettiğini sanması olarak tanımlanan vertigo yani baş dönmesi pek çok nedene bağlı olarak ortaya çıkabiliyor. Tedavisi de buna göre değişiyor. Dengesizlik tedavisinde egzersizler büyük önem taşıyor. “Özellikle 'Dengemi kaybediyorum, düşeceğim' hissi yaşıyorsanız hemen bir hekime görünmelisiniz” diyen Liv Hospital Kulak Burun Boğaz Uzmanı Op. Dr. Caner Kesimli “Baş dönmesinin pek çok nedeni olabilir ama en sık karşılaşılan nedeni iç kulak hastalıklarıdır. Dinamik Posturografi sistemiyle hem teşhis hem de tedavi gerçekleştirebiliyor. Dengeyi sağlayan sistemlerden hangisinin arızalandığını tespit edildikten sonra problemli olan sistemlerin güçlendirilmesi için yapılması gereken egzersizler de cihazın üzerinde yapılabiliyor. ” diyor.
Baş neden döner?
- Selim Pozisyonel Vertigo: İç kulakta dengeyi sağlayan kristal parçacıklarının kopup yarım daire kanalına kaçması nedeniyle oluşuyor. Yatakta hareket ederken hastalık kendini baş dönmesiyle gösteriyor. Hastalığın teşhis ve tedavisinde başa değişik pozisyonlar verilerek yapılan manevralar kullanılıyor. Bu sayede 2-3 dakikalık bir süre içinde hastalığı teşhis ve tedavi etmek mümkün oluyor.
- Meniere Hastalığı: İç kulak sıvısının miktarının artması ile oluşuyor. Kişide baş dönmesi, çınlama, kulakta basınç hissi ve işitme kaybı görülebiliyor. Hastalığın nedeni tam olarak bilinmese de aşırı tuz tüketimi, stres ve hormonal bozukluklar baş dönmesi ataklarını tetikliyor. Tedavide öncelikle damar genişletici ve idrar söktürücü ilaçlardan faydalanılıyor.
Önce kulak burun boğaz muayenesi yapılır
Denge problemi, hasta için çok rahatsız edici ve endişe verici olmasına rağmen teşhisi en güç rahatsızlıklardan biridir. Gelişmiş ülkelerde insanların yüzde 90’ı bu rahatsızlıktan en az bir kez etkilenmekte ve rahatsızlık, hekime gitmek zorunda bırakacak kadar sık görülmektedir. Baş dönmesi/dengesizlik şikayetiyle başvuran hastada öncelikle komple bir kulak burun boğaz muayenesi yapılır. Ayırıcı tanıda işitme testi, videonistagmografi, VEMP ve dinamik posturografi gibi testler kullanılır. Buna göre baş dönmesi ve denge kaybının sebebi tespit edilir ve ona göre bir tedavi şekli belirlenir.
Denge sorunu dinamik posturografi’yle (testiyle) son buluyor
Türkiye’de az sayıda hastanede olan Dinamik Posturografi sistemiyle hem teşhis hem de tedavi gerçekleştiriliyor. Dengeyi sağlayan sistemlerden hangisinin arızalandığını tespit ediliyor ve teşhis konuluyor. Böylece denge problemini yaratan sebep ortaya çıkıyor. Teşhisten sonra problemli olan sistemlerin güçlendirilmesi için yapılması gereken egzersizler de cihazın üzerinde yapılıyor.
Denge Problemi altında yatan nedenler;
İç kulak hastalıkları
Nörolojik problemler
Şeker hastalığı
Vitamin eksiklikleri
Görme Bozuklukları
Ortopedik problemler

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

30.8° / 18.5°