Aklın değersizleştirilerek nakledilen bilginin bu kadar tabulaştırıldığı,
Yalanın, talanın, hırsızlığın, arsızlığın bu kadar meşrulaştığı,
Kutsal kitapta günah işlemenin bir insan hakkı sayıldığı,
Kadınların değersiz bir varlık olarak kabul edildiği,
Koskoca bir dinin, türban, çok eşlilik, 6 yaşında evlenme, kadınların kendini başkana sunup kocasına vermedikleri ona verme fazileti çerçevesine sıkıştığı,
Heykele put diyen ama Akebe’de hiç kimsenin görmediği şeytanı taşlayanın cennete gideceğini söyleyen Diyanet İşleri Başkanının, çakma bir köy imamı seviyesinde seyrettiği,
Ülkenin, hemen herkes tarafından kandırılan ama hala kendisini dünyanın en akıllısı olduğunu iddia eden bir cumhurbaşkanı tarafından yönetildiği,
Kocaman kocaman adamların (!) yalakalık yarışında ön saflarda yer almak için bir faniyi Allah’la kıyasladığı,
Onur denilen erdeminyavaş yavaş unutulmaya yüz tuttuğu,
Utanmazlığın fikir (!) tartışmalarında bir avantaj haline geldiği,
Fırıldaklık, döneklik gibi karakter zaaflarının taktiksel bir politik becerikabul edildiği,
Dürüstlüğün salaklıkla eşdeğer sayıldığı,
Arkadaşlık, dostluk gibi hasletlerin artık nostaljik bir duygu olduğu,
Yardımlaşma, komşuluk, insan sevgisi, geçmişe ve geleneklere bağlılığın kültürümüzü yavaş yavaş terk ettiği ,
“Söz namustur,” diye bir kavramı kimsenin hatırlamadığı,