Ç.Ü’YE YILIN YENİLİKÇİ HEMŞİRESİ ÖDÜLÜ
Manşet Haber 7.01.2020 18:17:43 0

Ç.Ü’YE YILIN YENİLİKÇİ HEMŞİRESİ ÖDÜLÜ

Ç.Ü’YE YILIN YENİLİKÇİ HEMŞİRESİ ÖDÜLÜ

Çukurova Üniversitesine bir ödül daha geldi. Çukurova Üniversiteli bilim insanları yaptıkları bilimsel çalışmalarla sıklıkla adında söz ettirirken Sağlık Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Şenay Çetinkaya’nın projesi Doctorclup Awards, 2019’da ilk kez verilen Yılın Yenilikçi Hemşiresi ödülüne layık görüldü.

DoktorClub tarafından Okan Üniversitesi Tıp Fakültesi ve İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi Spor Hekimliği Anabilim Dalı bilimsel işbirliği ile düzenlenirken bu yıl Çukurova Üniversitesine de bir ödül geldi.

Ülkemizde sağlık sektörü profesyonelleri ve paydaşlarının çalışmalarını daha iyiye ve daha kaliteliye yönlendirmek, sağlık hizmet sunumunda yaratıcı, ilham verici ve yenilikçi fikirlerin ortaya konup uygulamaya geçirilmesini teşvik etmek amacıyla her yıl gerçekleştirilen Doktorclub Awards ödül töreni bu yılda 20 bin 500 sağlık profesyonelinin katılımıyla gerçekleştirildi.

Sektörde farklılık ve farkındalık yaratarak öne çıkan proje, araştırma ve uygulamaların artmasına katkıda bulunmak amacıyla organize edilen Türkiye'nin Sağlık Ödülleri etkinliğinde Çukurova Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Şenay Çetinkaya da ödüle layık görüldü.

Doç. Dr. Çetinkaya, bu yıl ilk kez katılımı olan ve ilk kez verilen Yılın Yenilikçi Hemşiresi Kategorisinde projesiyle ödüle layık görüldüğünü belirterek “Doktorclup Awards 2019 ödül törenine şimdiye kadar Yılın Yenilikçi Hemşiresi kategorisinde proje ile başvuran olmamış. Bu yıl bana davet gelmişti ve başvurmuştum. Epeyce başvurular oldu bu yıl. Bir yıl süren jüri değerlendirmeleri sonucu finale de kalmıştım. Yaklaşık 20 bin 500 doktorun üye olduğu platformda oylamalar sonucu ülkemizde bir ilk olarak Yılın Yenilikçi Hemşiresi ödülünü kazandığımı öğrendim. Çukurova Üniversitesi bir ilke daha önderlik yaptı. Yılın Yenilikçi Hemşiresi bizim üniversitemizden çıktı ve 5 patent projemin 1 tanesi de bu yıl bu ödülle taçlandı. Geçen yıl Uluslararası Buluş Fuarında da başka bir patent projemle 1 gümüş madalya kazanmıştım.” şeklinde konuştu.

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

31° / 16.7°