CHP İKTİDARINDA TÜRKİYE’Yİ DE PARLATACAĞIZ
Manşet Haber 13.06.2018 11:24:37 0

CHP İKTİDARINDA TÜRKİYE’Yİ DE PARLATACAĞIZ

CHP İKTİDARINDA TÜRKİYE’Yİ DE PARLATACAĞIZ

Seçime sayılı günler kala büyük bir tekpoyla çalışmalarını sürdüren CHP Adana Milletvekili Adayı Uzm. Dr. Rıza Mete, Türkiye’nin sönen ışığının CHP iktidarında yeniden parlayacağını söyledi.
Seçim çalışmalarını Adana’nın ünlü Büyüksaat’teki arastadaki esnaf ziyaretiyle sürdüren CHP Milletvekili Adayı Dr. Rıza Mete, esnafın dertlerini dinledi. Koybolmakta olan mesleklerden bir kalaycı esnafına da uğrayan Dr. Rıza Mete, burada eskimiş bakır bir tabağı kalayladı. Mete, Türkiye’nin de yeniden parlamaya ihtiyacı olduğunu ifade ederek şunları söyledi;
“Türkiye yanlış iktidar ve yönetim nedeniyle parlak günlerini kaybetti. Ülykemiz tıpkı kalayı gitmiş konulan yemeği bozan bir bakır kaba dönüştü. CHP iktidarıyla ülkemizde kalaylanmış bir bakır tabak gibi sağlıklı ve parlak günlerine yeniden dönecek. CHP iktidarında Türkiye’yi mutlu güzel günler bekliyor.”
ÇİFTÇİ DE ESNAF DA DERT KÜPÜ
Bir dönem Türkiye ve Adana tarımının nabzının attığı çiftçiler kıraathanesine de ziyaret eden CHP Milletvekili Adayı Dr. Rıza Mete, her kesimden insanın dert yakınmasının AKP iktidarının 16 yıldır ülkeyi yanlış yönettiğinin kanıtı olduğunu kaydetti.
Sohbetinde çiftçi ve esnafa seslenen Mete, “Bu karanlık günlerden çıkmanın, barış kardeşlik ve huzur içerisinde yaşamanın yolu CHP’den geçiyor. Üreticinin, esnafın emeğinin karşılığını aldığı hak edenin hakça paylaşımın olduğu günler CHP iktidarıyla gelecek” dedi.
DURMADAN ÇALIŞACAĞIZ
Temposunu hiç düşürmeden sürdüren Dr. Rıza Mete gün içerisinde Eğitim Sen, Dersimliler Derneği ziyareti, Kılıçlı Köyü ve Gürselpaşa Mahallesi’nde toplantılar ile CHP Yüreğir İlçe Örgütü’nün Kürkçüler’de düzenlediği iftar etkinliğine katıldı.

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

30.8° / 18.5°