CUMHURBAŞKANI VE BAŞBAKAN’A ÖRTÜLÜ ÖDENEK SORUSU
Manşet Haber 17.02.2017 10:14:28 0

CUMHURBAŞKANI VE BAŞBAKAN’A ÖRTÜLÜ ÖDENEK SORUSU

CUMHURBAŞKANI VE BAŞBAKAN’A ÖRTÜLÜ ÖDENEK SORUSU


TBMMM – Cumhuriyet Halk Partisi Adana Milletvekili, TBMM KİT Komisyonu Üyesi İbrahim Özdiş, Ocak ayında Cumhurbaşkanı ve Başbakan’ın bir ayda örtülü ödenekten harcadığı 163 milyon TL’yi meclise taşıdı.
TBMM Genel Kurulu’nda söz alan Özdiş, Başbakan Binali Yıldırım’ın yanıtlaması istemiyle, 21 milyon kişinin asgari ücretle geçimini sağlamaya çalıştığı Türkiye’de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Binali Yıldırım’ın sadece bir ayda örtülü ödenekten 163 milyon TL harcamasının etik olup olmadığı sorusunu yöneltti. 3 milyon 750 bin işsizin olduğu ülkemizde Cumhurbaşkanı ve Başbakan’ın astronomik harcamasının vicdanları yaraladığına değinen Adana Milletvekili Özdiş, örtülü ödeneğin nereye harcandığının da merak konusu olduğunu vurguladı.
Özdiş, konuşmasında bu harcama istikrarırın referandum çalışmalarında aynı hızla devam etmesi durumunda rakamların milyarlarca (eski para ile katrilyonlarca) liranın nasıl ve nereye harcanacağının bilinmeyeceğine değinen Özdiş, konuşmasında şu görüşlere yer verdi:
“Sorum Sayın Başbakan Binali Yıldırım’a: Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'la birlikte kullandığınız örtülü ödenekten sadece ocak ayında 163 milyon TL harcandığını öğrenmiş bulunuyoruz. İşsizliğin rekor kırdığı, resmî rakamlara göre 3 milyon 750 bin işsizin bulunduğu, 5 milyon asgari ücretli çalışan ve aileleriyle beraber 21 milyon kişinin asgari ücretle geçindiği günümüz Türkiyesi'nde 163 milyon TL'yi sadece bir ayda nasıl harcadınız, nereye harcadınız? Bu harcama istikrarınızı sürdürürseniz referandumda 'evet' propagandası boyunca milyarlarca, eski parayla katrilyonlarca lira harcayacaksınız demektir. Bu harcamalarınızı etik buluyor musunuz?”


YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

31° / 16.7°