D-400’DE KARNIYARIK’A NEŞTER
Manşet Haber 25.08.2016 14:59:51 0

D-400’DE KARNIYARIK’A NEŞTER

D-400’DE KARNIYARIK’A NEŞTER

Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Hüseyin Sözlü kentin geleceğine yön verecek projeleri arasında yer alan D-400 Karayolu Turhan Cemal Beriker Bulvarı Altgeçidi’nin üzerinin kapatılıp, yan yolların genişletilmesi çalışmalarına başlandığını açıkladı.

Kent merkezinde doğu-batı yönünde 7-8 metre derinliğinde çukur görüntüsü oluşturduğu ve ulaşımı daha da karmaşık hale getirdiği için halk arasında ‘Karnıyarık’ diye anılan altgeçidin proje sahasında incelemelerde bulunan Başkan Hüseyin Sözlü, Türk Kuşu Kaşvağı’ndan Müze Kavşağı’na kadar olan 375 metrelik güzergahın üzeri kapatıldıktan sonra yan yollar 4’er şeritli olacak şekilde genişletileceğini belirtti.
ALTYAPI YENİLENİYOR, AĞAÇLAR KORUNUYORd4--_altgecit (1)
4 yıl önce Karayolları Genel Müdürlüğü’nce yaklaşık 36 milyon lira harcamayla yapılan Turhan Cemal Beriker Bulvarı’nın üzerinin kapatılması için girişimlerde bulunan Adana Büyükşehir Belediyesi, bu kurumdan D-400’ün Çukobirlik’ten İncirlik’e kadar olan 26 kilometrelik bölümünün devrini aldı. Trafik çilesine son vermek amacıyla Turhan Cemal Beriker Bulvarı Algeçidi’nin üzerinin kapatılması için hazırlanan proje, 6 milyon 802 bin lira bedelle ihale edildi. Adana Büyükşehir Belediyesi Fen İşleri Daire Başkanlığı ile yüklenici firma görevlileri ilk etapta söz konusu güzergahı tek yönlü olarak trafiğe kapattı. Proje, yan yollarda yağmur suyu hattının drenajı  ve yol üzerindeki mevcut ağaçların yeniden dikilmek üzere sökülmesiyle start aldı.
KARNIYARIK 451 ADET DEV KİRİŞLE KAPATILACAKd4--_altgecit (3)
Başkan Hüseyin Sözlü, belediye kurmaylarıyla birlikte proje sahasında incelemelerde bulundu. Başkan Sözlü,  güzergah boyunca yağmur suyu ve kanalizasyon altyapısında gereken yenilemelerin ardından 375 metrelik altgeçidin üzerinin toplam 451 adet betonarme prefabrik krişler kapatılacağını açıkladı.
Proje takviminin 6 ay olduğunu ancak etap etap çalışarak, ulaşımı tek yönde de olsa devam ettireceklerini ifade eden Başkan Sözlü, “Altgeçidin üzerinin kapatılmasının ardından izolasyon işlemini yapacağız ve 25 santimetre kalınlığında beton dökeceğiz. Yan yolları 4 şerit gidiş, 4 şerit de geliş olacak şekilde genişletiyoruz. Yolların genişletilmesinin ardından kaldırım düzenlemesini ve sıcak karışım asfaltla kaplamasını yapacağız. Her iki kavşakta ve refüjlerde yeşillendirme çalışmaları, yaya yollarının tamamlanmasıyla güzergahı modern görünümüyle kavuşturup, yeniden ulaşıma açacağız” diye konuştu.

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

30.8° / 18.5°