DEMİRSPORDA HEDEF GALİBİYET
Manşet Haber 26.08.2016 17:53:31 0

DEMİRSPORDA HEDEF GALİBİYET

DEMİRSPORDA HEDEF GALİBİYET

Adana Demirspor yarın 5 Ocak stadında oynayacağı Denizlispor karşılaşmasından galibiyetle ayrılmak istiyor.

Mavi-Lacivertli takımın cezası nedeniyle taraftarından yoksun olarak çıkacağı karşılaşma saat 21:45’de başlayacak. Takımına güvendiğini ve kurduğu kadroya kefil olduğunu anlatan Adana Demirspor Teknik Direktörü Erkan Sözeri, sezonu zirvede tamamlayacaklarını belirtti.

Yeni sezon hazırlıklarına geç başladıklarını daha sonra ise transfer tahtası problemi yaşadıklarını belirten Erkan Sözeri, ‘’Transfer tahtasının bugün açılmasını bekliyoruz. Denizlispor karşısında kesinlikle amacımız kazanmak olacak. Rakiplerimize saygı duyarak oynayacağız. Ama özellikle içerdeki maçlarımızı kayıpsız geçmek istiyoruz. Bu yüzden bu maç bizim için çok önemli. Bu maçı 3 puanla kapatıp, milli takım arasında yaralarımızı sarmak istiyoruz. Fiziksel eksiklerimizi gidermek istiyoruz' dedi.

‘HEDE 3 PUAN

Sözeri, sözlerini şöyle sürdürdü;

‘’Cezamız nedeniyle karşılaşmaya seyircisiz çıkacağız. Taraftarımızın önünde ilk maça çıkacaktık. Ama bizim taraftarımız Passolig'de ilk 10'da bulunuyor. Çok isterdik önlerinde güzel mücadele ile 3 puan almak. Maalesef cezalı olduğumuz için taraftarsız oynayacağız. Bizim için büyük eksiklik olduğunu bilsek de onların kalbinin bizimle olduğunu biliyoruz. İnşallah çıkışta onlara 3 puan hediye etmek istiyoruz.’’

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

30.8° / 18.5°