DEMİRSPOR’UN 5 MAÇINI DEĞERLENDİRDİ
SPOR 21.09.2018 08:13:06 0

DEMİRSPOR’UN 5 MAÇINI DEĞERLENDİRDİ

DEMİRSPOR’UN 5 MAÇINI DEĞERLENDİRDİ

Adana Demirspor Teknik Direktörü Hakan Kutlu, oynadıkları 5 maçta 10 puan toplanmasını değerlendirdi.
Teknik Direktör Hakan Kutlu, “11 oyuncumuzun tamamı sahada yeni. Buna rağmen 10 puanımız var. Çok mu iyi, değil, çok mu kötü, değil. 5 maçta 10 puan, bu seriyi sürdürebilen tüm takımlar Süper Lig’e çıkar” dedi.
Kutlu, yeni oyuncular olmasına ve uyum sorunu yaşamalarına rağmen bu durumu en az hasarla atlattıklarını, planlarının da bu yönde olduğunu bildirdi. Fiziksel ve saha organizasyonları açısından şu an bütün takımların olduğu gibi kendilerinin de eksikleri olduğuna dikkat çeken başarılı çalıştırıcı, “Bu eksikleri ligin gidişatında antrenmanda çalışıp sahada görüp gidereceğiz” dedi.
ÖNDE BASKI İÇİN ZAMANA İHTİYAÇ VAR
Oyuncuların birbirlerini tanımalarının kolay olmadığına dikkat çeken Hakan Kutlu , “Futbolda herkes önde baskı ister ancak futbol adamlarına göre, önde baskı olgusu bir takımda iki ayda gerçekleştirilebiliyor. Bazı şeyleri oturtmak kolay değil. Futbolcular birbirini tanıyacak, zamana ihtiyaç var” diye konuştu.
GELECEKTE KATKILARI ARTACAK ŞÜPHEM YOK
Kanat oyuncularıyla ilgili eleştirilere de cevap veren teknik direktörümüz Hakan Kutlu, gelecek maçlarda takıma katkılarının artacağından şüphesi olmadığını dile getirdi. Kutlu, kadro şişkinliğine yönelik eleştirilere ise, “Ne yapacaktık biz, mecbur bu transferleri yapacaktık. Herkesin 28 kişilik kadrosu var. Oyuncular bugün kötü oynar yarın takımın en iyi oyuncusu haline gelebilir. Oyuncular üzerinden mağlubiyetlere kılıf uydurmaya çalışmadım burada da öyle olacak. Takımdaki herkes değerlidir” diye konuştu.
KAZANMAYI İSTİYORLAR
Son oynadıkları Hatayspor maçında oyuna giren oyuncuların hepsinin çok büyük katkı sağladığını vurgulayan Adana Demirspor Teknik Direktörü Hakan Kutlu, şöyle devam etti:
“Sahadaki organizasyon sıkıntılarını biz çalışarak zaten çözüyoruz. Oyuncuların kazanma duygusu yakalamaları çok önemli. İstanbul maçından sonra sanki final kaybetmiş gibi yere yığılmaları çok önemliydi. Hatay maçında da sıkıntılar vardı, ancak inanılmaz maçı kazanmayı istediler. Çok koştular maçı kazanmamızdaki en büyük sebep budur.”

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

30.8° / 18.5°