EMEKLİLERE AYLIK 600 LİRA KİRA, YILLIK 2 BİN LİRA ISINMA YARDIMI  İSTEDİ
Manşet Haber 16.05.2019 11:39:27 0

EMEKLİLERE AYLIK 600 LİRA KİRA, YILLIK 2 BİN LİRA ISINMA YARDIMI  İSTEDİ

EMEKLİLERE AYLIK 600 LİRA KİRA, YILLIK 2 BİN LİRA ISINMA YARDIMI  İSTEDİ

CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, yasalaşması halinde emeklilerin yüzünü güldürecek iki ayrı Kanun Teklifini TBMM Başkanlığına sundu. Gürer, hazırladığı  Kanun Teklifinde aylık 600 TL kira, yıllık 2000 TL de ısınma yardımı yapılmasını önerdi.

CHP Milletvekili Ömer Fethi Gürer, emeklilere ısınma ve kira yardımı yapılmasıyla ilgili Kanun Teklifinde 2018 yılında başlayan ekonomik krizin etkisinin emeklileri ciddi biçimde etkilediğini, faiz oranlarındaki artış, döviz fiyatlarındaki olumsuz değişikliğin, işsizlik ve yoksulluğu da beraberinde getirdiğini ifade etti.

TÜİK verilerine göre konut kira ve ısınma giderlerinin, bölgeler arasında farklılık göstermesine rağmen yüzde 21.8 ve yüzde 30.7 oranında olduğunu belirten Gürer, 1 ton yakacak kömür fiyatının ise 1800 TY civarında olduğunu vurguladı.

CHP Milletvekili  Ömer Fethi Gürer, “Kömür, kira, aidat, su, mutfak tüpü, elektrik ve benzeri giderlere emeklilerimizin aldığı ücret yetmemektedir. Giysi ve sosyal harcamalar katılmadan dahi emeklilerimiz ay sonunu getiremez durumdadır. İktidarın altı aylık dönemlerde uyguladığı TÜFE’ye göre artışlar düşük kalmaktadır.  Bu nedenle emeklilere kira ve yakacak yardımı yapılması yaşamsal ihtiyaçtır” açıklamasında bulundu.

Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununda Değişiklik Yapılmasına ilişkin hazırladığı Kanun Teklifinde “Kurumca bu Kanun ve ilgili mevzuat uyarınca gelir ve aylık ödemesi yapılanlara, ödemenin yapılacağı tarihte gelir ve aylık alma şartıyla, yıllık 2.000 Türk lirası ısınma yardımı yapılır ve bu yardım, her yıl Türkiye İstatistik Kurumu tarafından yayımlanan Tüketici Fiyatları Endeksi yıllık değişim oranında güncellenir. Yukarıdaki fıkra kapsamındaki kiracılara ayrıca aylık kira bedellerinin yarısı oranında ve en fazla 600 TL olacak şekilde yardım yapılır ve bu yardım, her yıl Türkiye İstatistik Kurumu tarafından yayımlanan Tüketici Fiyatları Endeksi yıllık değişim oranında güncellenir” ifadelerine yer verdi.

10 milyonu aşan emeklinin çok zor koşullarda yaşadığını söyleyen Gürer, “Emeklilerimiz pazara dahi, pazar dağılırken fiyat düşer diye Pazar dağılmak üzereyken gitmek durumunda kalıyor. Emeklilerimiz yaşam boyu çalışıp emeklilik döneminde en iyi yaşamı hak ediyor. Ne var ki ülkemizde, enflasyon ile her gün gelen zamlar emeklilerimizin yaşam mücadelesi vermesine yol açıyor. En azından kira ve yakacak desteği kısmen de olsa onlar için bir destek olacaktır” dedi.

 

 

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

31° / 16.7°