ERDOĞAN’IN YARDIMCISI ÇUKUROVA MEZUNU
Manşet Haber 10.07.2018 10:26:33 0

ERDOĞAN’IN YARDIMCISI ÇUKUROVA MEZUNU

ERDOĞAN’IN YARDIMCISI ÇUKUROVA MEZUNU

Türkiye yeni bir rejim uygulamasına geçti. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan yemin ederek görevine başladı. Başkan yardımcısı ve bakanlarını da açıkladı. Erdoğan’dan sonra Türkiye’nin 2 numaralı ismi Fuat Oktay son Başbakanlık Müsteşarı ilk Cumhurbaşkanı yardımcısı oldu. Yozgat doğumlu olan 1980’de Çukurova Üniversitesi’ne kayıt yaptırdı. İşletme
Bölümü’nden mezun olduktan sonra üniversitede araştırma görevlisi olarak çalıştı. 1990 yılında, ABD’de otomotiv sektörünün merkezi Detroit’teki Wayne State Üniversitesi’nden işletme ve imalat mühendisliği alanlarında yüksek lisans, endüstri mühendisliği alanında ise doktora derecelerini aldı. ABD'de bulunduğu süre içerisinde otomotiv ve bilişim alanlarında uzmanlaştı.
2000’li yılların başında Türkiye’de yaşanan ekonomik krizde işletmeler bazında kriz yönetimi alanında uzmanlaşmasının yanı sıra Beykent Üniversitesi’nde İşletme Bölüm Başkanlığı ve Dekan Yardımcılığı yaptı. Hem kamu hem de özel olmak üzere, birçok şirkete danışmanlık hizmetlerinde bulunan Sayın Oktay, bu şirketlerin bazılarında Genel Müdür, Başkan Yardımcısı ve Yönetim Kurulu Üyeliği görevlerini üstlendi.
2008-2012 yılları arasında havacılık sektöründe yoğunlaştı. Türk Hava Yolları (THY) Teknik A.Ş. Stratejik Planlama ve İş Geliştirme, Üretim Planlaması ve Bilgi Teknolojileri, Satış ve Pazarlamadan sorumlu Genel Müdür Yardımcılığı görevlerini yürüten Sayın Oktay bu dönemde THY bünyesinde çeşitli ortak girişim projelerini hayata geçirdi ve DEİK, Türk-İngiliz, Türk-Alman ve Türk- İspanyol İş Konseyleri Yürütme Kurulu üyeliklerinde bulundu.
Fuat Oktay, 2012 – 2016 tarihi arasında Başbakanlık AFAD Başkanlığı görevini yürüttü. Çeşitli sektörlerde uzmanlaştığı risk ve kriz yönetimi alanlarını, afet ve acil durum yönetimi konularında etkin bir şekilde uygulayarak birçok uluslararası kuruluş ile iş birliği içerisinde çalışmalarını Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti adına koordine etti.
“Son müsteşar Oktay”
Başbakan Binali Yıldırım’ın göreve gelmesiyle “Başbakanlık Müsteşarlığı görevine getirilen Fuat Oktay “son Başbakanlık Müsteşarı” olarak tarihte yerini aldı.
19 Haziran 2016 tarihinden itibaren Başbakanlık Müsteşarlığı görevini yürüten Oktay, 15 Temmuz hain darbe girişimine karşı yürütülen sürece müdahil olmuştur. Müteakip dönemde, Suriye sınırındaki terör tehditlerine karşı yürütülen Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı Harekatları kapsamında kurumları arası koordinasyon görevini üstlenmiştir. Yine aynı dönemde, kamu hizmetlerinde dijital dönüşüm hamleleri gibi pek çok çalışmada yer almıştır.
Oktay, Türk Havacılık ve Uzay Sanayii A.Ş.(TAI) yönetim kurulu üyeliği görevinde bulunmuştur. Türk Hava Yolları Teknik A.Ş. yönetim kurulu üyeliği ve Türk Telekom A.Ş. yönetim kurulu başkan yardımcılığı görevlerini sürdürmektedir. Çok iyi derecede İngilizce bilmekte olup 3 çocuk babasıdır.
ERDOĞAN’IN KABİNESİNDE 2 KADIN VAR
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde açıkladığı kabinesinde 2 kadın bakan yer aldı.Kabine şu isimlerden oluşuyor:
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay
Adalet Bakanı Abdülhamit Gül
Çalışma, Sosyal Hizmetler ve Aile Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk
Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez
Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Kasapoğlu
Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

31° / 16.7°