DEMİRÇALI: YÜREĞİR’İ KAZANARAK TARİH YAZILACAK
SİYASET 29.03.2024 13:24:00 0

DEMİRÇALI: YÜREĞİR’İ KAZANARAK TARİH YAZILACAK

CHP Yüreğir Belediye Başkan Adayı Ali Demirçalı, “ Yüreğirliler, iktidarın halkı yoksullaştırmasını, emekliyi açlığa mahkum etmesini ve 22 yıldır hizmetsizliği hizmetmiş gibi gösteren belediyecilik anlayışını cezalandırmaya kara

 “Yüreğir’de zafer bizim” diyen Demirçalı, Yüreğir’de dengelerin değiştiğine sahada şahit olduğunu, 22 yıldır Yüreğir’e hiçbir şey kazandırmayan, hiçbir şeyi değiştirme niyetinde olmayan ve her geçen gün insanımızı fakirleştiren zihniyeti cezalandırma kararlılığını gördüğünü ifade etti. 

Ali Demirçalı, 35 yıl sonra ilk kez zafere bu kadar yakın olduklarını ve Pazar günü Yüreğir’de bir devrim yaşanacağını ifade etti. Yüreğirlilerin değişime kararlı olduğunu vurgulayan Demirçalı, şöyle dedi:

“Değişim isteğini ve kararlılığını sahada gördüm, hemşehrilerimin gözünün içinde gördüm.. Yüreğir’i yoksullaştıran, işsizlikte ülkenin ilk sırasındaki yerleşim birimlerinden birisi haline getiren, uyuşturucu merkezine dönüşmesine seyirci kalan, kentsel dönüşüm konusunda hiçbir adım atmayan zihniyetin bu ilçeye vereceği hiçbir şey yok. Yüreğirli hemşehrilerim herşeyin farkında.. Yoksulluğu sonlandırmak yerine yetersiz pansumanlarla durumu idare edenlere Yüreğirli hemşehrilerim en güzel cevabı sandıkta verecek. Gerek sosyal belediyecilik hizmetlerimiz, gerekse Yüreğir’e kazandıracağımız büyük projelerimizle geri kalmışlığa son vereceğimize hemşehrilerimiz inandı. Tüm bu gerçekler ışığında şunu çok net söylüyorum ki; Yüreğir’de zafer bizim olacak ve bir döneme son verip tarih yazacağız” diye konuştu.

Yüreğir’de ilk kez oy kullanacak gençlere de seslenen Demirçalı, onların demokrasiye dört elle sarılıp mutlaka oylarını kullanmaları gerektiğinin altını çizdi. Demirçalı son olarak tüm Yüreğirli hemşehrilerine bir çağrıda bulunup, “Yüreğir’in öz evladı dediğiniz Ali Demirçalı’ya gösterdiğiniz ilgi ve güven benim için herşeyden daha değerli.. Sizlerle ne kadar gurur duysam azdır.. Ben de Yüreğirli hemşehrilerime inanıyor ve güveniyorum. Hemşehrilerimden seçim öncesi son isteğim şu; Sandığa gidin ve oylarınıza sahip çıkın”

 

 

 

 

 


YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

31° / 16.7°