İNCİRLİK ÜSSÜ’NDE EYLEM YAPTILAR
DÜNYA 16.04.2018 20:02:23 0

İNCİRLİK ÜSSÜ’NDE EYLEM YAPTILAR

İNCİRLİK ÜSSÜ’NDE EYLEM YAPTILAR

Vatan Partisi Adana İl Örgütü, ABD, İngiltere, Fransa ve İsrail’in Suriye’ye gerçekleştirdiği füze saldırıları ile ilgili Adana’da İncirlik Üssü’nde  Suriye'ye yapılan saldırıyı protesto etti.

Vatan Partisi Adana İl Başkanı Selver Kaplan İncirlik Üssü’nde yaptığı basında açıklamasında, “Suriye’ye saldırı Türkiye’ye saldırıdır” ifadelerine  yer verdi. Kaplan açıklamasında şu görüşlere yer verdi:

“Suriye’ye saldıran emperyalistlerin başını çektiği ABD, mazlum milletlerin baş düşmanıdır.

Irak, Libya, Afganistan, Mısır, Suriye, Türkiye’yi bölerek büyük İsrail’i  kurmak için binlerce masum insanın kanını içti. İçmeye de devam ediyor. Büyük Ortadoğu Projesi eş başkanı  ise hala açıklamalarıyla Amerika’ya hizmet ettiğini beyan ediyor. Oysa 15 Temmuz gecesi İncirlik üssünden kalkan tanker uçaklar Türkiye Büyük Millet Meclisini bombalayan uçaklara yakıt ikmali yapıyordu. 15 Temmuz’u ne çabuk unuttunuz.

Eyyyyy Amerika diyerek sözde kafa tutanlar, ABD Suriye’yi vurunca birden bire ABD sevicisi oldular. ABD sevicileri Türkiye’yi yönetemezler. Derhal istifa etmelidirler.

Kendilerine medeni dünya diyen emperyalist barbarlar 14 Nisan 2018 sabaha  karşı tam da İslam âlemi için kutsal olan Miraç Kandilinde 7 yıldır diz çöktüremedikleri Suriye’ye füzelerle saldırdılar. Bu zavallılar, yıllardır besleyip büyüttükleri gerici ve bölücü terör örgütlerinin yapamadığını şimdi üç beş füze ile yapabileceğini zannetmektedir. Suriye milleti, devleti ve ordusu 7 yıldır aslanlar gibi direniyor, zaferler kazanıyor.

Artık kabak tadı veren “kitle imha silahı” yalanlarına inanan kalmadı. Bu yalanların arkasına sığınarak, Uluslararası hukuku da çiğneyerek yapılan saldırı, ABD ve müttefiklerinin tarihine yeni bir kara leke olarak geçecektir.

TÜRKİYE VE SURİYE’NİN KADERİ EMPERYALİZME KARŞI MÜCADELEDE BİRLEŞMİŞTİR

Erdoğan yönetimi ABD saldırısını destekleyerek, Astana’da başlayan Türkiye-Rusya-İran işbirliğini de baltalamaktadır. Gerçek müttefiklerimizde güvensizlik yaratmaktadır. Bu sebeple de Suriye’nin kuzeyinde PKK/PYD’ye karşı yürüttüğümüz mücadeleyi zaafa uğratmaktadır. Tam da Rusya, İran ve Suriye’nin PKK’nın üzerine yürümeye başladığı koşullarda AKP’nin haçlı saldırısını alkışlaması Türkiye’nin milli güvenliğine zarar vermektedir.

Vatan Partisi dün olduğu gibi bugün de, yarın da, her zaman Suriye halkının ve bütün Batı Asya halklarının ve devletlerinin yanındadır. Yalnızca hükümetin değil, CHP, İyi Parti gibi muhalefet partilerinin bile yaptıkları açıklamalarda “Kimyasal Silah” yalanını bahane ederek emperyalist saldırıyı meşrulaştırdığı koşullarda Partimiz emperyalizmin karşısında dimdik durmaktadır. Vatan Partisi iktidarında Türkiye, Suriye başta olmak üzere bütün komşularıyla her türlü işbirliğini kuracak ve ülkemiz Avrasya’daki bağımsız ve onurlu yerini alacaktır.”

İncirlik Üssü’nde basın açıklaması yapan Vatan Partisi Adana İl örgütü,  “Türkiye Suriye Kardeştir,  Mustafa Kemal'in Askerleriyiz” sloganları attı.

 

 

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

30.8° / 18.5°