İŞ GÜVENLİĞİ UZMANLARINA ISO 45001 ANLATILDI
Manşet Haber 2.12.2018 11:45:11 0

İŞ GÜVENLİĞİ UZMANLARINA ISO 45001 ANLATILDI

İŞ GÜVENLİĞİ UZMANLARINA ISO 45001 ANLATILDI



Çukurova Kalite Derneği (ÇKD) ve FDL Eğitim, Danışmanlık Hizmetleri tarafından, İş Sağlığı ve Güvenliği Çalışanları Sendikası (ISG-SEN) üyesi iş güvenliği uzmanlarına, ISO 45001’in artıları anlatıldı.
Yol-İş Holiday Otel’de düzenlenen eğitim programına katılan iş sağlığı ve güvenliği uzmanlarına yönelik verilen eğitimin amacının, sistemi yaygınlaştırıp iş kazalarını azaltmak olduğunu ifade eden ÇKD Başkanı ve FDL Eğitim, Danışmanlık Hizmetleri Yetkilisi Zeynep Kırılmış, Türkiye’nin 100 bin çalışan başına ölümlü iş kazalarında Avrupa birincisi, dünya üçüncüsü olduğunu hatırlattığı açılış konuşmasında, “Türkiye, Avrupa Birliği ülkeleri ile karşılaştırıldığında ölümlü iş kazalarında açık ara önde” dedi.
ISG İLE İLGİLİ TEMEL KAVRAMLAR TARTIŞILDI
Eğitimi, Makine Mühendisi Entegre Yönetim Sistemi Baş Denetçi Osman Yüce verdi. İş sağlığı ve güvenliği uzmanlarına yönelik eğitim programında, ISG ile ilgili temel kavramlar, OHSAS-18001’den ISO 45001 geçiş ve temel farklılıklar ve uygulamaya yönelik örnekler paylaşıldı. ISG ve Risk Yönetimi’nin karşılıklı konuşulduğu eğitim programında konuşan Yüce, “ISO 45001, OH&S yönetim sistemi aracılığıyla, işçi sağlığı / refahı gibi sağlık ve güvenliğin diğer unsurlarını bütünleştirmeye yönelik bir organizasyona olanak tanır, bununla birlikte, bir kuruluşun bu tür sorunları da ele almak için geçerli yasal gereklilikler tarafından gerekli olabileceği belirtilmelidir” diye konuştu.
ISO 45001’in yararlarını da anlatan Baş Denetçi Osman Yüce, işçilerin ISG konularında aktif rol almasının sağlanması gerektiğini söyledi. ISO 45001’e geçiş yapan firmaların toplam maliyeti azalttığı gibi, sigorta primlerinin de maliyetinin düşürülebileceğini iddia etti.
ISG FAALİYETLERİ ANLATILDI
İş Sağlığı ve Güvenliği Çalışanları Sendikası’nın faaliyet alanları hakkında bilgiler veren Başkan Yardımcısı Nezihe Güleç de, kazaların azaltılmasına destek olmak için okullarda gönüllü olarak ISG konusunda bilinçlendirme eğitimleri verdiklerini belirtti.

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

30.8° / 18.5°