KARALAR-AKAY GERİLİMİNDE CHP İL BAŞKANI DEVREDE
Manşet Haber 18.10.2019 12:30:28 0

KARALAR-AKAY GERİLİMİNDE CHP İL BAŞKANI DEVREDE

KARALAR-AKAY GERİLİMİNDE CHP İL BAŞKANI DEVREDE

CHP’li Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar ile yine CHP’li Seyhan Belediye Başkanı Akif Kemal Akay arasında “Halk Kart” nedeniyle başlayan gerilimin yatıştırılması için CHP Adana İl Başkanı Mehmet Çelebi ile İl Disiplin Kurulu Başkanı Ramazan Atikaslan devreye girdi.
CHP Adana İl Başkanı Mehmet6 Çelebi ve İl Disiplin Kurulu Başkanı Ramazan Atikaslan dün önce Seyhan Belediye Başkanı Akif Kemal Akay ile uzun bir görüşme yaptı. Çelebi ve Atikaslan ardından Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan karalar ile bir araya geldi. İl Başkanı ve Disiplin Kurulu Başkanının Karalar ve Akay ile ayrı ayrı görüşmesinin kamuoyuna yansıyan “Halk Kart” olayını yatıştırmayı amaçladığı bildirildi.
Bu arada, CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak da bugün Adana’ya geldi. CHP Adana İl Danışma Kurulu ile Balkan Türklerinin etkinliğine katılacak olan Öztrak’ın CHP’li Belediyeleri de ziyaret etmesi bekleniyor.

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

30.8° / 18.5°