KOLTUĞUNU ÇOCUKLARA DEVRETTİ
Manşet Haber 22.04.2018 14:06:54 0

KOLTUĞUNU ÇOCUKLARA DEVRETTİ

KOLTUĞUNU ÇOCUKLARA DEVRETTİ

Çukurova Belediye Başkanı Soner Çetin, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla koltuğunu Gülen Yüzler Semt Kreşi öğrencilerine devretti. Çukurova Belediyesi’nin gelenekselleşen Halk Günü toplantısında başkanlık koltuğu Bade Çakır ve Kayra Belli’nin oldu. Vatandaşların sorularını yanıtlamaya çalışan çocukların heyecanları görülmeye değerdi.

Doğu Akdeniz Belediyeler Birliği (DABB) ve Çukurova Belediye Başkanı Soner Çetin, koltuğunu Gülen Yüzler Semt Kreşi öğrencilerine devretti. Her cuma saat 14.00’te Halk Günü toplantısı yapan Başkan Soner Çetin’in koltuğunda bu kez çocuklar vardı. Çetin, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı nedeniyle Halk Günü’nde koltuğunu Bade Çakır ve Kayra Belli’ye devretti.

Halk Günü’nü başkan yardımcıları ve birim müdürleri ile birlikte yöneten Bade Çakır ve Kayra Belli, vatandaşlardan gelen sorulara cevap vermeye çalıştı. Gelen soruları Başkan Soner Çetin’den gelen yardımla yanıtlayan çocukların heyecanları gözlerinden okundu. Koltuğuna oturan öğrenciler Başkan Çetin’e, 'Büyüyüp bu koltuklarda göreve gelince, tıpkı bugün olduğu gibi ulu önderimiz Mustafa Kemal Atatürk'ün ilkelerine sahip çıkarak, ülkemize hizmet edeceğiz' sözünü verdi.

23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramının Çukurova’da düzenlenecek kreş etkinlikleri ile başlayacağını ifade eden Başkan Soner Çetin,” Belediyeye bağlı Gülen Yüzler Semt Kreşlerimizde çocuklarımızın birbirinden renkli gösterileri olacak. 23 Nisan Pazartesi günü ise Tenis Dağcılık ve Su Sporları Kulübünde Çukurova Belediyesi Cup turnuvası açılış törenini yapacağız. Çocukların seslerinin birlikteliğini, 23 Nisan gibi çok özel bir günde duymak başlı başına bir bayram nedeni oluyor. Tüm Çukurovalıları, 23 Nisan coşkusunu birlikte yaşamaya davet ediyorum” dedi.

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

30.8° / 18.5°