1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü amacına uygun şekilde kullanamadı ozellikle mega kent Istanbul'da. İşçiler, emekçiler alanlarda 1 Mayıs'ı coşkuyla kutlamak için Türkiye’nin dörtbir yanından alanlara yürüdü, Bayramı "bayram" havasında kutlamak adına. Ama engeller yine fırsat vermedi.
***
İşçi, sendikacı ve emekten yana örgütler örgütlenmenin önündeki engel ve "yasak"lardan kurtulmak istiyor. 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü'nde taleplerini güçlü bir şekilde dile getirmek için sesini yükseltiyor. Ancak bu da ülkeyi yöneten siyasal iktidarın işine gelmiyor. Hal böyle olunca işçinin hevesi özellikle Mega kent İstanbul’da kursağında kalıyor.
***
Günler önce yürüyüş için hazırlık yapan işçinin payına 1 Mayıs günü şenlik yerine plastik mermi ve biber gazı düşüyor.
***
İstanbul’da 1 Mayıs'ı Taksim'de kutlamak isteyen işçi ve emekçilere polisin plastik mermi sıkarak gazlı müdahalede bulunması Türkiye'de milyonların yüreğini ağzına getirdiği rahatlıkla söylenebilir.
***
Oysa Anayasa Mahkemesi'nin Taksim konusunda verilmiş kararı var. Nedense bu karara devleti yöneten anlayışlar uymadı, uymak istemedi. Bununla da yetinilmedi, işçilerin Taksim'e çıkışına izin verilmediği gibi ardından sert müdahaleler geldi.
***
Televizyonların canlı yayın görüntüleri toplumu gerdi, üzdü. Yürüyüşe katılan yaşlı, genç, çocuk ve kadınlar karanfillerle yürümek isterken polisin sert müdahalesiyle karşılaştı. Oysa yürüyüş yapan onbinler alkışlarla yürüyerek şenlik havasında 1 Mayıs'ı kutlamak istiyordu. Bu coşkuyu yaşamalarına neden izin verilmediğini anlamak olası değil.
***
Itiraf etmeliyim ki, bu tablo İkinci Yüzyılın Türkiye'sine hiç yakışmadı.
***
Türkiye gibi güçlü bir ülke işçiden, emekçiden ve emekten yana olan sivil toplum kuruluşu temsilcilerinin biraraya gelerek 1 Mayıs'ı Bayram olarak kutlamasından neden bu kadar rahatsız oluyor.
***
Niçin müdahale etme gereği duyuyor. Müdahalenin gölgesinde yürüyüş yapanları ablukaya almak bu ülkeye yakışmıyor. Göstericilerin üzerine yürümek plastik mermi sıkmak, işçileri yerlerde süründürerek ters kelepçe takmak 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü'nün özü ile çelişiyor.
***
İzmir şenlik yapıyor, Tunceli, Van ve Diyarbakır'daki İşçiler halay çekerek 1 Mayıs'ı Emek ve Mücadele Günü olarak kutluyor. Tek bir işçi yerlerden sürünmüyor ama mega kent İstanbul’da yüzbinlerin Taksim'e yürümelerine izin verilmiyor. Bırakın izin verilmesini sert müdahalede bulunuluyor ve 200'ü aşkın emekçi gözaltına alınıyor.
***
Mega kentte Taksim'e çıkan tüm cadde, bulvar ve sokaklar 1 Mayıs sabaha karşı yaya ve araç geçişlerine kapatılıyor.
***
Televizyonlarının başında İstanbul’daki müdahaleyi izleyen milyonların duyduğu endişeyi tarif etmek olanaklı değil. Taksim'e yasak işçiye biber gazı ve plastik mermilerle müdahale sadece Türkiye değil, dünyada pek çok ülke bu görüntüleri canlı izledi. Bu müdahale Türkiye’nin dış itibarına ve saygınlığına gölge düşürdü.
***
Alın terinin karşılığını istemek, 1 Mayıs'ı Taksim'de kutlayacağını söylemek bu ülkede neden suç sayılıyor? Emeğin karşılığı sevgi, saygı hak edilen ücret olmalı, gazlı müdahale değil.
***
Buradan Tunceli'ye ayrı bir parantez açmak gerekiyor. Tunceli’de Emek ve Demokrasi Platformu’nun çağrısıyla merkez Moğultay Mahallesi Sanat Sokağı’nda bir araya gelen binlerce kişi, alkış ve sloganlarla kutlamanın yapılacağı Seyit Rıza Meydanı’na kadar yürüyor. Siyasi parti, sendika ve sivil toplum örgütü temsilcilerinin 1 Mayıs’a ilişkin yaptığı konuşmaların ardından katılımcılar müzik eşliğinde halaylar çekiyor. Yerel müzik gruplarının konser verdiği konsere eşlik ediyor. 1 Mayıs etkinliği, başladığı gibi olaysız sona eriyor.
***
Tunceli bu coşkuyu heyecanı yaşayarak 1 Mayıs'ı özüne uygun gerçek anlamda kutlarken megakent İstanbul bunu neden başarmasın ki! Yeter ki müdahale edilmesin İstanbul 1 Mayıs Coşkusuyla tarihe yeni bir sayfa açacak güçte ve yetenekte bir dünya kentidir.
***
İstanbul'un 1 Mayıs'ı Taksim'de kutlamaması için yasal bir engel olmadığı sağır sultan bile duymuştu Ama bu sesi merkezi yönetim duymadı duymak istemedi nedense!
***
Ülke yönetiminde söz ve karar sahibi olan, siyasi erk, artık duyun bu haykırışları emekçi işçi ve diğer sivil inisiyatifler sendikalar gibi gelecek 1 Mayıs'ı karnaval havasında kutlamak istiyor. Bu hakkı emekçi kesime fazla görmeyin.
***
Gelin Sezar'ın hakkını Sezar'a teslim etmekte daha fazla geç kalmayın.
