MHP’Lİ BAYSAL’IN KATILIMI CHP’Yİ KARIŞTIRDI
Manşet Haber 17.11.2019 15:34:44 0

MHP’Lİ BAYSAL’IN KATILIMI CHP’Yİ KARIŞTIRDI

MHP’Lİ BAYSAL’IN KATILIMI CHP’Yİ KARIŞTIRDI

MHP’de Adana'da İl Genel Meclis üyeliği ve il yönetiminde görev alan Mahmut Sami Baysal’ın CHP Genel Merkezinde Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu tarafından parti rozetinin takılması Adana’da CHP’yi karıştırdı.
Pozantı Gazetesi’nin bu konudaki haberi şöyle:
Siyasetin, çok kaygan bir zemin üzerinde ve ilkesizliğin büyük boyutlarda yaşandığı bir ortam içerisinde yapılmakta olduğunun, bir örneğini daha yaşadık. Ülkücü camiadan yetişerek, bu uğurda bedel ödeyerek ceza evi gören, Taş Medreseli Mahmut Sami Baysal, yılın en büyük sürprizini yaptı. Ve bir anda CHP’li oluverdi.
M. Sami Baysal’ın aktif siyasi hayatı, 1994 yılında Pozantı ‘dan ilk defa MHP’den İl Genel Meclis Üyesi seçilmesi ile, başladı. Bu görevi 1999 Yerel seçimleri ile sona erdi.
Devamında ise, MHP Adana İl Teşkilatında, zaman- zaman Yönetim Kurulu Üyesi olarak yer alırken, Pozantı’da da fazlaca görülmedi.
İş hayatını siyasetle bütünleştiren, M. Sami Baysal’ın şans yüzüne, 2014 yerel seçimleri ile tekrar güldü. Büyükşehir Belediye Başkanı Hüseyin Sözlü’nün isteği üzerine, Pozantı Belediye Başkanı Mustafa Çay tarafından, istenmeyerek de olsa, 1. Sıradan Belediye Meclis Üyesi Adayı yapıldı. Ve seçilerek, hem Pozantı’nın hem de, Büyükşehir Belediye Meclis Üyesi olarak, aktif siyasette tekrar yerini almış oldu.
Baysal’daki sürpriz gelişmeler bununla da kalmadı. 5 Ağustos 2016 Yılında Belediye Başkanı Mustafa Çay’ın önce gözaltına alınması ve tutuklanması ile başlayan gelişmeler sonrası, M. Sami Baysal, MHP listesinden önce Belediye Başkan Vekili oldu. Kısa bir süre sonra, “KAYYIM” Belediye Başkanı olarak, iki yıl bu makamı temsil etti. Bu konuma kadar yükselmesinde, CHP’li iki Belediye Meclis Üyesi olan Hasibe Gültepe ile, Muzaffer Özdemir’in kader tayin edici iki oyu çok önemli rol oynadı.
Belediye Başkanı Mustafa Çay’ın, 2018 Temmuz Ayı itibarıyla, görevine tekrar iade edilmesi sonrası M. Sami Baysal, ilk seçildiği Ünvan olan Belediye Meclis Üyeliğine, tekrar iniş yaptı.
Yıldızları bir türlü barışmayan, Mustafa Çay ve Mahmut Sami Baysal’ın, birlikte görev yaptıkları, 10 aylık zaman zarfındaki ilişkileri ise, hiçte hoş olmayan, suçlayıcı meclis konuşmaları ile, devam etti. Bu süre zarfında, suçlayan genelde Belediye Başkanı Mustafa Çay, dinleyen ise M. Sami Baysal oldu.
2019 yerel seçimlerinde Mahmut Sami Baysal, MHP Genel Merkezi tarafından, kendisinin aday gösterileceğine ilişkin, kulisler yaptı. Sonuç ise, beklediği gibi olmadı. Mevcut Belediye Başkanı Mustafa Çay, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli tarafından, bizzat aday gösterilerek, Baysal’ın adaylık beklentisine noktayı koymuş oldu. 31 Mart 2019 yerel seçimleri arifesinde, Mahmut Sami Baysal son anda, Pozantı Belediye Başkanlığı için, Bağımsız Aday olduğunu açıkladı.
Kendisini, Başkan adaylığı için ön plana atanlar ise, Cumhur İttifakının oluşturduğu bazı isimler oldu. CHP Pozantı Adayı Şenol Eroğlu’na, oy verebilme gibi, bir düşüncesi olamayanlar, Baysal’ı destekleyerek, Mustafa Çay’ın Başkanlık şansını, kırma hayalini taşıyorlar idi. Bu gelişme sonrası Mahmut Sami Baysal, MHP’deki siyasi hayatını noktalayarak, Bağımsız olarak siyaset yapma kararını almış oldu.
Çay karşıtları, Mahmut Sami Baysal’ı, Başkanlık mücadelesinin içine atarken, yanlış bir taktik izlediler. Cumhur İttifakı, Pozantı da zaten her zaman güçlü idi. Baysal’ın ekibinde yer alan destekçilerin önemli bir bölümü, siyasi hayatta yıpranmış isimler olduklarından, Çay’ın Başkanlığını önleyebilecek oy çokluğuna da, ulaşamadılar. Sonuçta bu gelişmede, en büyük kaybı CHP yaşamış oldu. Nedeni ise Mahmut Sami Baysal, Bağımsız Aday olmasaydı, Çay karşıtları mecburen, CHP’li Şenol Eroğlun’a oy vermek zorunda kalacaklar ve sonuç ta da CHP Pozantı Belediye Başkanlığını kazanmış olacaktı.
Yerel seçim sonrası, partisiz kalan Mahmut Sami Baysal, Pozantı da pek görünmez oldu.
Adı, unutulmaya başlanmışken, geçen hafta yaşanan bir sürpriz ve oluşan tepki, kendisini Pozantı da tekrar gündem yaptı.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, M. Sami Baysal’a PARTİ ROZETİNİ takarak, kendisini CHP’li yapmasının yankıları, Pozantı da kısa sürede duyuldu. CHP’lilerin büyük bir bölümü, bu katılımı asla kabul etmeyeceklerini belirterek kendisinide, asla parti de ve Pozantı da görmek istemediklerini, dillendirmeye başladılar.
HABERLERİ YOK
M. Sami Baysal’ın, CHP’ye ani ve sürpriz katılımı ile ilgili yaptığımız araştırmalarda, ilginç sonuçlara ulaştık. Bu sürpriz katılım sırasında, CHP Teşkilatlarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Oğuz Kaağan Salıcının, Adana da İl Örgütleri ile birlikte olduğu, Baysal’ın partiye katılımı ile ilgili de, hiçbir konuşmanın geçmediğini, kaynaklarımızdan öğrendik. Ötesi, CHP Adana İl Başkanı ile, Adana Millet Vekillerinin ve Pozantı İlçe Başkanı Şenol Eroğlu’nun da, bu gelişme ile ilgili, bilgilerinin olmayışı, Parti tabanında da, infiale sebep oldu. Ve büyük tepki yarattı.
Mahmut Sami Baysal’ın, CHP içerisinde yeni oluşmaya başlayan, Milliyetçi Demokratlar Grubu ile birlikte, Ankara Genel Merkeze giderek, Genel Başkan Kılıçdaroğlu ile görüşülmesi sırasında parti rozeti takılarak, katılımın yapıldığı, dilden- dile konuşulmaya başlandı.
HABERİM YOK
Bu gelişmeleri CHP Pozantı İlçe Başkanı Şenol Eroğlu’na Sorduk? Kendisinin, hiçbir şekilde bilgisinin olmadığını bu sürprizi, sosyal medya aracılığı ile, hayretler içerisinde kalarak öğrendiğini, belirterek şunları söyledi:
“ Takdir Sayın Genel Başkanımızındır. Benim bu konuda, herhangi bir yorum yapmam, parti ilkeleri ile bağdaşmaz. Ancak, parti tabanından büyük tepki var” dedi.
Eroğlu, 10 Kasım 2019 Pazar gün öğleden sonra, İlçe binasında partililerle basına kapalı bir toplantı yaptı.
İDDİALAR
Bu katılımın, Pozantı’daki yankıları dineceğe benzemiyor. Çok çeşitli iddialar ileri sürülüyor. Bunların başında, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın Ülkücülük yıllarında, Mahmut Sami Baysal ile, kader birliği yaptıkları iddialar arasında yer alıyor. Bir başka iddia ise, Mahmut Sami Baysal’ın ortağı olduğu şirketin, önceki yıllarda, Adana Büyükşehir Belediyesi Park ve Bahçeler Sulama işini yapmakta idi. Bu siyasi değişimin bu ihalenin devamını yönünde olacağı, Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar’ın da, bu gelişme de önemli bir rol oynadığı da iddia ediliyor. ( Özel Haber: Tamer Ünal)



YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

30.8° / 18.5°