OHAL’DE 2 BİN POLİSLE ASAYİŞ UYGULAMASI
Spot Haber 21.04.2018 10:35:28 0

OHAL’DE 2 BİN POLİSLE ASAYİŞ UYGULAMASI

OHAL’DE 2 BİN POLİSLE ASAYİŞ UYGULAMASI

OHAL uygulaması devam ederken Adana’da 2 bini aşkın polisin katılımıyla asayiş uygulaması gerçekleştirildi. Adana Emniyet Müdürü Selami Yıldız’ın yönettiği uygulamada 15 bin kişinin kimlik sorgulaması yapıldı.

Emniyet Müdürü Selami Yıldız'ın yönettiği ve kent genelinde Şehit Polis Volkan Çay adının verildiği asayiş operasyonunda 2 bini aşkın polis görev aldı. Özel eğitimli 4 köpeğin de katıldığı uygulamada, helikopterle de havadan destek verildi. Emniyet Müdürlüğü’nden verilen bilgiye göre, uygulama kent genelinde daha önceden belirlenen 25 noktada asayiş uygulaması yapıldı. 14 bin 820 kişinin kimlik sorgusu yapıldı,  aranan 63 kişi gözaltına alındı. 28 kişiye adli ve idari işlem yapıldı,  58 bin lira para ceza kesildi. 6 bin 524 araç kontrolden geçirildi, Yakalama kararı bulunan  43 araç ile ilgili süreç başlatıldı.  28 araç trafikten men edildi, 74 araca ise çeşitli suçlardan 86 bin 267 lira para cezası kesildi.
Emniyet Müdürü Yıldız, uygulama noktalarını gezerek görev yapan  ekipler ile vatandaşlarla sohbet etti. Denizli Mahallesi'nde kahvehanede vatandaşlarla bir araya gelen  Yıldız, suç oranın yüksek olduğu mahallede vatandaşların uyuşturucu ve diğer suçlarla mücadelede polise yardımcı olmalarını istedi.

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

30.8° / 18.5°