OKUYABİLECEK MİSİNİZ?

OKUYABİLECEK MİSİNİZ?


KIZMADAN, UTANMADAN, TİKSİNMEDEN VE AĞLAMADAN
OKUYABİLECEK MİSİNİZ?





İnsanlık tarihi hiç bu kadar iğrenç, insan haklarına,
haysiyetine, onuruna bu kadar aşağılık, bu kadar alçakça bir saldırı
yaşamadı. 





Sarah Baartman. Fransız İhtilali ile aynı yılda doğdu.
Suçu  Güney Afrika’da, bir kabilede
doğmaktı. Kusuru ise geniş kalçalara ve büyük bir cinsel organa sahip olmaktı.





Henüz iki yaşındayken annesini kaybetti. Babası
İngilizlerle Hollandalıların koloni mücadelesi sırasında çıkan bir çatışmada öldü.





Willem Cezar adlı aşağılık bir siyahî tüccar onu aldı
ve çiftliğinde köle olarak çalıştırmaya başladı.





Sarah’nın, bedensel kusuru bir İngiliz askeri hekim,
William Dunlop tarafından fark edildi. Dunlop onu aldı ve Londra’ya götürdü.
Hayır tedavi için değil; sergilemek ve zavallı çocuğun sırtından zengin olmak
için.





Dunlop ile Çiftlik sahibi Willem Cezar bir sözleşme
yaptılar. Sarah eğlence amaçlı sergilenecekti. 





Sarah önce bilim adamlarınca incelendi. Çok geçmeden
sirk hayvanlarıyla beraber sergilenmeye başladı. 1810 yılında Londra Piccadilly’de
müze ve sirklerde sergilendi.   Vücudu aslında
kabilesinin bir özelliğiydi ama Avrupalıları için ilginçti.  Bütün kabile kadınlarında aynı özellik vardı.





Sarah’ya tüm bedenini kaplayan dar bir kıyafet
giydirildi, yüzü boyandı, takılar takıldı ve dans ettirildi. İzleyenler hakaret
ve taciz ediyorve eğleniyordu. 1810 ila 1814 yılları arasındaki hayatı böyle
geçti.





Sarah  bütün Avrupa’da
‘’HottentotVenüsü’’ adıyla meşhur oldu ;Kabilesine ‘’Hottentot’’ adı verildi..
Kendisi de geniş kalçaları ve cinsel organı nedeniyle şehvetin simgesi olan
‘’Venüs’’e (Afrodit) benzetildi. Adına oyunlar yazıldı; karikatürler çizildi.





Sarah, 1814 yılında Paris’teki bir vahşi hayvan
bakıcısına satıldı.  Bu hayvan da Sarah’yı
aynı şekilde sergilemeye devam etti





Sarah maruz kaldığı aşağılanma ile başa çıkmak için yoğun
bir şekilde alkol kullanmaya başladı. Bu arada para karşılığı meraklı beyaz
erkeklere de satılıyordu. Bir gergedanın yanında, kafesin içinde sergileniyor
ve ‘’eğitmeninin’’ emrettiği şekilde oturup kalkıyordu.





Ve 1815 yılında, henüz 26 yaşındayken alkolden vefat
etti.





Canlı bedeninden kazandıkları para yetmediği gibi ölü
bedenini dekullanmaya başladılar.  Ölümünün üzerinden 24 saat geçmeden,
Napolyon’un cerrahı zoolog ve doğa yazarı George Cuvier, üzerinde çalışmak için
Sarah’nın bedenini parçaladı. Beyni ve cinsel organını çıkararak Paris’teki
MuseeI’Homme’da sergilemeye başladı. Geri kalan vücudunun da içi doldurularak
aynı şekilde sergilendi. Sarah’nın vücudunu yorumlayan Avrupalılar, kendi
ırklarının üstünlüğüne dair makaleler yazdı.





Sarah’ın hiç değilse ölü bedeninin kendi topraklarına
gömülmesi talepleri gündeme geldi. 1950’lerinde başında, Güney Afrika’nın yerli
halkı ve Sarah’nın kabilesi Fransa’dan Sarah’ın bedenini talep etti. Ama
Fransız yasasına göre, Fransız müzelerinde sergilenen eserler Fransa’ya aitti.
Talep reddedildi.





Nelson Mandela, 1994’te devlet başkanı olur olmaz,
dönemin Fransız Cumhurbaşkanı François Mitterrand’akonuyu açtı. Ancak sonuç
alamadı. Kabile kızlarını geri istedive 
adına protestolar düzenlemeye başladı. 2000 yılında Dışişleri Bakanı
AlfredNzo ve Kültür Bakanı Ben Ngubanetalebi tekrarladı. Sonuç yine olumsuzdu.





Sarah’la aynı topraklardan gelen, Güney Afrikalı yazar
Diana Ferrus 1998 yılında bir şiir yazdı ve olayların akışı değişmeye başladı.Diana
Ferrus’un bu şiirini internette gören Fransız senatör NicholasAbout olaydan çok
etkilenerek, şiiri Fransız Senatosu’nda okudu ve ekledi  “Onu canavar olarak kayda düşmek istiyorlar.
Ama bu işte gerçek canavarlık nerede?”  Senatör
2001’de bir taslak hazırlar ve sonunda 2002’in Ocak ayında senatodan onay çıkardı.





Sarah’nın bedeni 6 Mart 2002’de Güney Afrika’ya
getirildi ve 9 Ağustos 2002 yılında Afrika’da resmî tatil olan Kadınlar
Günü’nde DoğeCope eyaletine, doğduğu topraklara gömülür.





SARAH’IN RUHU DOĞDUĞU TOPRAKLARDA HUZUR BULMUŞ MUDUR
BİLMEM.





AMA, İNANIN





  • İNSANDAN,
    İNSANLIKTAN, İNSANLARDAN TİKSİNMEYESİNİZ DİYE KISA YAZDIM.




  • VE BENDE SÖZ
    TÜKENDİ. YORUM BİLE YAPAMIYORUM.


İfral TURGUT

20.04.2019 11:19:23

YAZARLAR


KAYIP ALTIN KEMER ŞAMPİYON GÜREŞÇİDE

ULUSLARARASI FOTOĞRAFLAR ADANA TEPEBAĞ’DA GÖRÜCÜYE ÇIKTI

ÇALIŞANLAR ARTIK ‘RUH SAĞLIĞI İZNİ’ DE ALIYOR!

ABB BAŞKANI MEZUN OLDUĞU LİSAYİ ZİYARET ETTİ

TEKİN: MUHTARLARIMIZLA HİZMET SÖZLEŞMESİ YAPACAĞIZ

ADANA PORTAKAL ÇİÇEĞİ KARNAVALI’NDA REKOR MERT DEMİR KONSERİNDE

BU BESİNLER, ALZHEİMER VE PARKİNSON RİSKİNİ AZALTIYOR!

"YANGINDAN MAL MI KAÇIRIYORSUNUZ?"

DÜNYA SANAT GÜNÜ’NDE ÜÇ SANATÇIYA ÖDÜL

İLACA ERİŞİM ENGELLENEMEZ!

BİRİKTİRME HASTALIĞI BELİRTİLERİ!

ADANA PORTAKAL ÇİÇEĞİ KARNAVALINDA HER GÜN ETKİNLİK

A.KADİR KAÇAR YAZDI/ DDY ÇILDIRMIŞ OLMALI...

TARKAN, YARININ KÖYLERİ İÇİN ADANA’DA

“ŞİDDET EN YAKICI SORUN HALİNE GELDİ”

“SEYHANLILARA VERDİĞİMİZ SÖZÜ TUTACAĞIZ”

SEYHAN’DA AK PARTİ’DEN 3 İSİM MHP'DE