ORHAN SÜMER CHP GRUP YÖNETİMİNDE
SİYASET 11.07.2018 00:20:22 0

ORHAN SÜMER CHP GRUP YÖNETİMİNDE

ORHAN SÜMER CHP GRUP YÖNETİMİNDE

CHP TBMM Grubu, Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında yaptığı toplantıda Adana Milletvekili Orhan Sümer grup yönetimine girdi.

CHP TBMM Grubu, 27. Yasama Dönemi'nin ilk toplantısını  yaptı. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığındaki toplantıda, grup ve Meclis yönetimi seçimi gerçekleştirildi. TBMM Başkanlık Divanı'nda CHP'ye düşen TBMM Başkanvekilliği için yapılan seçime, Ankara Milletvekili Levent Gök tek aday olarak girdi. Gök, kullanılan oyların 119'unu alarak CHP'nin TBMM Başkanvekili adayı oldu.

Geçen dönemki grup başkanvekilleri Engin Altay, Özgür Özel ve Engin Özkoç kullanılan 136 oyun 131'ini alarak yeniden bu göreve getirildi.

CHP GRUP YÖNETİMİNE ORHAN SÜMER
CHP'de Grup Başkanvekillleri ve Meclis Başkanvekili'nden sonra Grup Yönetimi de belli oldu. CHP'nin Grup Yönetimi'ne seçilen isimler:

Orhan Sümer-  Adana
Aysu Bankoğlu- Bartın
Haşim Teoman Sancar - Denizli
Özgür Karabat- İstanbul
Murat Bakan- İzmir
Ednan Arslan - İzmir
Tahsin Tarhan- Kocaeli
Faruk Sarıaslan- Nevşehir
Ömer Fethi Gürer- Niğde

Meclis İdare Amiri:

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

30.8° / 18.5°