SARIYERLİLER BURAY’LA COŞTU
Manşet Haber 18.06.2017 23:16:32 0

SARIYERLİLER BURAY’LA COŞTU

SARIYERLİLER BURAY’LA COŞTU

Ramazan ayı boyunca vatandaşları bir araya getiren Sarıyer Belediyesi, pop müziğin sevilen ismi Buray’ı Sarıyerlilerle buluşturdu. Konser öncesinde lösemi tedavisi gören Ela’ya Kızılay ile birlikte uygun donör bulunması için düzenlenen kampanya devam etti.
Sarıyer Belediyesi’nin İstinye Tersane Alanı’nda düzenlediği Ramazan etkinlikleri kapsamında, pop müziğin genç sesi Buray sahne aldı. Saat 22.00’de başlayan konser öncesi lösemi tedavisi gören 5 yaşındaki Ela Taşçı ve ilik nakli bekleyen diğer hastalar için Sarıyer Belediyesi ve Kızılay işbirliğiyle açılan stantta uygun donör arandı. Geçtiğimiz hafta Haluk Levent konseri öncesi başlatılan kampanyaya yine yüzlerce kişi destek verdi.
Saat 18.00 itibariyle açılan Kızılay çadırına gelen vatandaşlar Ela ve onun gibi iyileşmeyi bekleyen insanlara umut olmak için İstinye Tersane Alanı’nda sıraya girdi. Kan verme işlemi sabaha karşı 02.00’a kadar sürdü.buray_sariyer_sukrugenc (1)
Yağmura rağmen müzik
Kampanyanın devam ettiği saatlerde Sarıyerlilerle buluşan Buray, sevilen şarkılarını hayranlarıyla birlikte seslendirdi. Olumsuz hava koşullarına rağmen alanı dolduran dinleyiciler konser boyunca şarkıcıyla birlikte tempo tuttu. Etkinlik sonunda kendisine çiçek veren Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç’e teşekkür eden Buray, “Ben de artık Sarıyerliyim. Mahallemde konser veriyor olmaktan mutluyum” dedi.


YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

30.8° / 18.5°