TRT’nin Fransa çıkarmasını Meclis’e taşıdı
Manşet Haber 13.06.2016 18:36:53 0

TRT’nin Fransa çıkarmasını Meclis’e taşıdı

TRT’nin Fransa çıkarmasını Meclis’e taşıdı

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İzmir Milletvekili Atila Sertel, Fransa’da devam eden 2016 Avrupa Şampiyonası’nın Türkiye’deki yayıncı kuruluşlarından olan TRT’nin şampiyonaya 93 kişiyi gönderdiğine dair iddiaları Meclis’e taşıdı.

TRT’den sorumlu Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş’un yanıtlaması istemiyle yazılı soru önergesi veren Atila Sertel, “Euro 2016 şampiyonasına TRT’nin 93 kişi gönderdiğine yönelik iddialar, sadece elektrik katkı payları ve bandrol ücretleri ile ayakta duran kurumda yeni bir yağma örneği olarak karşımıza çıkıyor. Vatandaşın cebinden çıkan paralarla teknik ve yayıncı ekibin haricinde kimlerin Fransa’da futbol keyfi yaptığının açıklanmasını bekliyorum” dedi.

Diğer ülke yayıncı kuruluşlarının 30’ar kişilik ekiplerle şampiyonayı takip ettiklerinin belirtildiğini söyleyen Atila Sertel, TRT’nin tam üç katı bir sayıyla Fransa’da görevlendirme yapmasının gerekçesinin kamuoyuyla paylaşılması gerektiğini vurguladı.

DEVLET KASASINDAN MAÇ KEYFİ

Tüm masrafları TRT tarafından karşılanan 93 kişilik ekibin içinde teknik ve yayın ekibi dışında kişilerin yer aldığının iddia edildiğini dile getiren CHP İzmir Milletvekili Atila Sertel, “KİT olması nedeniyle denetime tabi olan TRT’nin, Fransa’ya gönderilen kişilerin isimlerini kamuoyuyla paylaşılması kurumu zan altında kalmaktan kurtaracaktır. İddialara göre yayınla ilgisi olmayan TRT yönetim kurulu üyeleri ve bazı yetkililerin de devlet kasasından şampiyonayı izlemeye gittikleri vurgulanmaktadır. Bu gerekçeler göz önünde bulundurularak Sayın Numan Kurtulmuş, sorularımıza ivedilikle cevap vermelidir” diye konuştu.

CHP İzmir Milletvekili ve TBMM KİT Komisyonu üyesi Atila Sertel, Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş’un cevaplaması istemiyle yönelttiği sorular şöyle:

1- 2016 Avrupa Futbol Şampiyonası’nın yayın hakları için TRT ne kadar ödeme yapmıştır? Aynı organizasyonun diğer yayıncısı LİG TV ne kadar ödeme yapmıştır? Maçların iki farklı kanalda yayınlanmasının sebebi nedir?

2- Euro 2016 maçları için TRT’de tarafından Fransa’ya 93 kişinin gönderildiği doğru mudur? Sizden bu rakamın gerçek olup olmadığını açıklığa kavuşturmamızı bekliyorum. KİT olması nedeniyle denetime tabi olan TRT’nin, Fransa’ya gönderilen kişilerin isimlerini kamuoyuyla paylaşılması kurumu zan altında kalmaktan kurtaracaktır. İddialara göre yayınla ilgisi olmayan TRT yönetim kurulu üyeleri ve bazı yetkililerin de devlet kasasından şampiyonayı izlemeye gittikleri vurgulanmaktadır. Bu gerekçeleri göz önünde bulundurarak soruları açıklığa kavuşturmalısınız.

3- Bir ay sürecek bu dev organizasyonda TRT tarafından Fransa’ya gönderilen kişilerin ulaşım, konaklama ve diğer masrafları için ne kadar bütçe ayrılmıştır?

4- Daha önceki Avrupa ve Dünya Şampiyonaları’nda TRT tarafından kaç kişi görevlendirilmişti? Özellikle Dünya üçüncüsü olduğumuz ve Japonya – Güney Kore olmak üzere iki ayrı ülkede düzenlenen 2002 Dünya Kupası’nda TRT tarafından bu ülkelere kaç kişi gönderilmişti?

5- Fransa’ya gönderilen 93 kişi arasında kaç kişi teknik ekip ve yayın sorumlusudur? Bu 93 kişi arasında TRT Genel Müdürü Şenol Göka, TRT Yönetim Kurulu üyesi Recep Şahin, TRT Genel Müdür Yardımcısı İbrahim Eren gibi yönetim ve idari kadrolardan veya tamamen kurumdan bağımsız isimler var mıdır? Var ise bu kişiler maçların yayınlanması konusunda nasıl bir görev görmektedirler?

6- Şampiyonaya katılan diğer ülkelerin yayıncı kuruluşlarının en fazla 30’ar kişilik ekiplerle maçları takip edip aktardığı ifade edilirken, TRT’nin üç katı fazla ekiple orada bulunmasının amacı nedir? Diğer yayıncı kuruluş olan LİG TV’nin kaç kişilik ekiple Fransa’da bulunduğu bilinmekte midir?

7- TRT tarafından yayınlanacak 51 maçı sunacak spikerler kısa bir süre önce kurum tarafından açıklandı. Buna göre; Ersin Düzen, Levent Özçelik, Kerem Öncel, Erdoğan Arıkan, Hünkar Mutlu, Yalçın Çetin, Alper Bakırcıgil isimlerinden hangisi veya hangileri TRT’nin kadrolu spikeridir? Kadrolu olmayan ve dışarıdan temin edilen spikerlerin her birine ne kadar ücret ödenmiştir?

8- Yedi binden fazla çalışanı olan kurumda maç anlatacak kadrolu spiker sayısı kaçtır? TRT dışından olup anlaşmaya varılan spikerlerin aldığı ücret haricinde ulaşım, konaklama ve diğer masrafları yine kurum tarafından mı karşılanmaktadır?

9- Vatandaşlardan kesilen 800 milyonluk elektrik katkı payı ve 650 milyonluk bandrol gelirleriyle ayakta duran TRT, yayın hakları ve Fransa’ya gönderdiği kişilere ödediği paraları göz önünde bulundurursak kurum bu organizasyondan kar mı edecektir yoksa zarar mı?

 

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

30.8° / 18.5°