TÜRK İŞ: KIDEM TAZMİNATI İLE OYNAMAYIN
Manşet Haber 23.05.2017 17:42:15 0

TÜRK İŞ: KIDEM TAZMİNATI İLE OYNAMAYIN

TÜRK İŞ: KIDEM TAZMİNATI İLE OYNAMAYIN

CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, OHAL ile birlikte birçok alanda keyfi kararlar verildiğini söyledi.
CHP Emek Büroları Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay’ı Türk-İş Genel merkezinde ziyaret etti. Ziyarette, CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, CHP Milletvekilleri Ömer Fethi Gürer, Fatma Hürriyet Kaplan ve Ünal Demirtaş yer aldı. Ziyarette gazetecilerin sorularını yanıtlayan TÜRK-İŞ Genel Başkanı Atalay kıdem tazminatının fona devredilmesine ilişkin de çekincelerini sıraladı. Kıdem tazminatı konusunda en büyük “olmazsa olmaz” larının 30 gün olduğunu vurguladı. Atalay, 30 günden geri gidilmediği ve mevcut sistemin yapısının bozulmadığı bir düzenlemeye destek olabileceklerini söyledi. Önlerine henüz bir düzenleme konulmadığını ifade eden Atalay, kıdem tazminatının devrinin sadece yeni işe girenleri etkilemesinin önerildiğini aktardı. Bu konuda da 30 günü savunduklarını dile getiren Atalay, TOBB ve TİSK’in ise buna karşı çıktığını dile getirdi. Kıdem tazminatında 29 güne bile düşülse bunun hesabını veremeyeceklerini söyleyen Atalay, “Biz 2500 TL’ye 100 sene çalışsak bile 50 bin lira biriktiremeyiz. Kıdem tazminatı ile oynamayın” dedi.
BU ERTELEME DEĞİL, YASAK
CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, OHAL ile birlikte birçok alanda keyfi kararlar verildiğine dikkat çekti. Türk-İş’e bağlı Kristal-İş Sendikası’nın aldığı grev kararının yine ertelendiğini belirten Ağbaba, bunun erteleme değil yasaklama olduğunu söyledi. “Bardak ve camın neresi milli güvenliğe tehlikeli merak ediyoruz” diyen Ağbaba, grev hakkı yoksa sendikaların da bir anlamı kalmayacağını ifade etti. OHAL ile birlikte işçi ve memur 150 binden fazla insanın işten atıldığını dile getiren Ağbaba, Erdoğan’ın “Fransa’da da OHAL var” sözlerine “Fransa’da 150 bin insan işten atılmadı, gazeteciler cezaevine atılmadı” diyerek tepki gösterdi.
ADANAULUS.COM


YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

31° / 16.7°