VARDA KÖPRÜSÜ’NÜ ÇİZDİ
Manşet Haber 26.01.2019 09:48:43 0

VARDA KÖPRÜSÜ’NÜ ÇİZDİ

VARDA KÖPRÜSÜ’NÜ ÇİZDİ






Adana Büyükşehir Belediyesi
tarafından düzenlenen Uluslararası 3. Türk Sanat Çalıştayı’na katılan Hülya
Sezgin, Turizm Bakanlığı tarafından en gösterişli 13 köprü arasında gösterilen
Varda Köprüsü’nü çizdi.







İzmir’de yaşadığını ve emekli
bankacı olduğunu söyleyen ressam Hülya Sezgin, “Emeklilikle birlikte
çocukluktan beri içimde uhde kalan resme kurslarla başladım fakat kısa bir
sürede naif bir ressam olduğum ortaya çıkınca kursu bıraktım. Ve kendim evde 17
yıllardır resim çalışıyorum, 100’den fazla karma sergiye katıldım. 25. Kişisel
sergim 6 Şubat’ta İzmir Resim Heykel Müzesi’nde olacak. 16 kez yurtdışına
festivale davet edildim, Türkiye’nin dört bucağında çalıştaylara davet ettiler”
dedi.





Biri Bolu’da olmak üzere 5 gazetede
köşe yazısı yazdığını söyleyen ve Adana’ya daha önce turla geldiğini ama 75.
Yıl Sanat Galerisi’ndeki çalıştaya ilk kez katıldığını ifade eden Hülya Sezgin,
“Mersin’de 3 kez çalıştaya katıldım. Resim sayesinde çok istediğim Dünya’yı
gezme imkânına kavuşmuş oldum. Hani derler ya ressamın değeri öldükten sonra
bilinir. Öldükten sonra bilsinler veya bilmesinler, resim satılıyor,
beğeniliyor ama ben resim sayesinde çok insan tanıdım. Çok dost oldum, çok
gezdim, gördüm, 8 ülkeye gittim 16 kez” dedi.





Varda Köprüsü’nü neden çizdiğini
anlatan Sezgin, şunları söyledi.





“İlk gün otele yerleştik ve
dinlendik.  21 ülkeden 70 sanatçıyı Adana’nın çevresini 2 gün boyunca
gezdirdiler. Bu Varda Köprüsü benim ilgimi çekti, bir de bunun öyküsünü
söylediler. Çok güzeli tarihi bir köprü. Bizim atalarımızdan kalan kültür
mirasımıza sahip çıkmalıyız. 100 yılı geçkindir hala işlerliğini korumaktadır.
Üzerinden trenler geçiyor, ulaşımı sağlıyor, hala bizlere hizmet ediyor.
Görüntü olarak da çok hoşuma gitti, o yüzden Varda Köprüsü’nü çalışmak
istedim.”



YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

30.8° / 18.5°