YAŞLIYI OTOBÜSTEN ATAN ŞOFÖRE CEZA YAĞDI
Manşet Haber 9.05.2019 17:04:25 0

YAŞLIYI OTOBÜSTEN ATAN ŞOFÖRE CEZA YAĞDI

YAŞLIYI OTOBÜSTEN ATAN ŞOFÖRE CEZA YAĞDI

Adana’da özel bir halk otobüsünün, Turgut Özal Bulvarı Polisevi Kavşağı’nda, yaşlı bir adamı otobüsten indirmek istemesi ve yaşlı adamın aşağıya düşmesiyle ilgili  açıklama yapan Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar , olayın kabul edilemez olduğunu söyledi. Başkan Zeydan Karalar, söz konusu şahsın gerekli cezayı aldığını açıkladı.



Olaya dair  araç kamerası görüntülerinin Adana Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Daire Başkanlığı Ticari Araç İşlem Şube Müdürlüğü’nce alındığını ve Adana Büyükşehir Belediyesi Zabıta Daire Başkanlığı’nın ilgili birimine gönderildiğini belirten Başkan Zeydan Karalar, “Nedeni ne olursa olsun yaşlı bir insanın araçtan atılması kabul edilemez. Yaşlı bir insanın yere düşmesi sonucu çok daha vahim sonuçlar ortaya çıkabilirdi. 65 yaş üzeri insanlarımıza, toplu taşımadan ücretsiz yararlanabilmeleri için, kanunlar dahilinde kart veriliyor. Bu karta sahip insanlarımızı rencide etmek, tartaklamak, otobüsten atmak, duraktan almamak kesinlikte kabul edilemez davranışlardır ve yaptırım gerektirir. İlgili birimlerimiz incelemeyi yapmış ve gerekli cezai yaptırımı uygulamıştır. Ayrıca söz konusu şoför, Özel Halk Otobüsleri  Kooperatifi yetkililerince, bağlı çalıştığı duraktan süresiz uzaklaştırılmıştır” dedi.

İNSANA SAYGILI, KURALLARA UYGUN ÇALIŞILMALI

Özel Halk Otobüslerinin kamu hizmeti verdiğini, şoförlerin daha dikkatli ve insana saygı temelinde çalışması gerektiğini belirten Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar, “Araç sahiplerimiz ve ilgili kooperatiflerimiz, çalıştırdıkları personelin kurallara uygun, insana saygılı bir şekilde davranması için daha fazla çaba harcamalı. Halkımızın üzenler, kurallara uymayanlar, kanunların gerektirdiği şekilde cezalandırılır. Bu konuda gerekirse hizmet içi eğitim seminerlerinin sayısının artırılması da dahil, her türlü tedbiri alarak, benzer olayların en aza indirilmesini sağlamak için gerekenleri yapacağız” diye konuştu.

 

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

30.8° / 18.5°