YAZ KEYFİNE GÖLGE DÜŞÜREN 7 HASTALIK
Manşet Haber 15.08.2019 12:37:40 0

YAZ KEYFİNE GÖLGE DÜŞÜREN 7 HASTALIK

YAZ KEYFİNE GÖLGE DÜŞÜREN 7 HASTALIK

Deniz, güneş ve kum üçlüsü yaz aylarında enerjimizi yükselten faktörler olarak öne çıksa da, hiç beklenmedik bir anda kapımızı çalabilen bazı hastalıklar yaz keyfimize gölge düşürebiliyor. Acıbadem Kadıköy Hastanesi İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Burcu Tellioğlu “Hastalık söz konusu olduğunda genelde kış aylarından daha çok korkulurken, aslında güneşle temasın daha yoğun olduğu yaz ayları da kış kadar hastalıklara gebe. Üstelik kışın daha temkinliyken, yazın biraz daha hazırlıksız yakalanabiliyoruz. Yazın keyfini çıkarırken olası birkaç hastalığa karşı uyanık olup gerekli önlemleri alarak sağlığımızı ve hayat kalitemizi korumamız mümkün” diyor. İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Burcu Tellioğlu bugünlerde en sık rastlanan 7 yaz sorununu anlattı, önemli uyarılar ve önerilerde bulundu.
Besin Zehirlenmesi
Sıcak havalarda gıdalar daha hızlı bozulup, mikroorganizmalar daha kolay üreyebildiğinden besin zehirlenmeleri sık görülüyor. Özellikle açıkta satılan gıdalardan kaçının ve parazit, bakteri veya virüs gibi mikroorganizmaların bulaşma riski olan suları içmeyin. Besin zehirlenmesinin belirtileri gıdayı tükettikten birkaç saat sonra başlarken, en sık bulantı, kusma, ishal, karın ağrısı ve ateş görülüyor. 38 derecenin üzerinde ateş, kanlı ishal, ishalin 3 günden uzun sürmesi, kusma, karın ağrısı, kas güçsüzlüğü ve bulanık görme gelişmesi durumunda mutlaka hastaneye başvurmak gerekiyor.
Güneş Çarpması
Ateş, bilinç bulanıklığı, bulantı-kusma, hızlı nefes alıp verme, çarpıntı, baş ağrısı ve ciltte kızarma gibi belirtilerle kendini gösteren güneş çarpmasında; vücut ısısı 40 dereceye çıktığında acil müdahale gerekiyor. Aksi halde beyin, kalp, böbrekler ve kaslara ciddi hasar verirken, ölüme varan komplikasyonlar gelişebiliyor. Hemen ambulans çağırıp, ambulans gelene kadar da kişi güneşten uzak bir mekana alınıp, mümkün olan her şekilde soğutulmaya çalışılmalı. İleri yaş, kronik kalp ve akciğer hastalıkları, yanlış giysi seçimi, yeterli sıvı almamak ve alkol güneş çarpması riskini artıran faktörler olarak karşımıza çıkıyor.
Yaz gribi
“Yaz gribi” olarak bilinen üst solunum yolu enfeksiyonu, grip benzeri bir tablo olması nedeniyle bu isimle anılıyor. Virüs kaynaklı bir enfeksiyon olup, çoğunlukla dinlenme ve destek tedavi ile kendiliğinden geriliyor. Belirtileri arasında üşüme-titreme, burun akıntısı-tıkanıklığı, hapşırık, boğaz ağrısı, öksürük, halsizlik ve yaygın kas eklem ağrısı olan yaz gribinde; mevcut belirtilere ateş, nefes darlığı, balgam, hırıltı, bıçak saplanır tarzda göğüs ağrısı, bulantı-kusma ve ishal eklenirse, mutlaka hastaneye başvurmak gerekiyor. Zira zatürre, bronşit, sinüzit veya mide-bağırsak enfeksiyonu ile karıştırılabiliyor.
Dehidratasyon
Kısaca “susuz kalma” olarak bilinen dehidratasyonda, vücut normal fonksiyonlarını yerine getiremiyor; böbrek yetersizliği ve tansiyon düşüklüğü gibi sorunlara yol açabiliyor. Özellikle ileri yaşlarda risk artıyor. Belirtileri arasında; ağızda kuruma, idrarda miktarında azalma ve idrar renginde koyulaşma, baş dönmesi, halsizlik ve bilinç bulanıklığı yer alırken, ciddi düzeyde dehidratasyon hayati riske yol açtığından acilen tıbbi tedavi gerekiyor.
Güneş yanığı
İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Burcu Tellioğlu “Güneş yanıkları, çoğunlukla yüzeyel yani 1. derece yanıklardır. Çoğu kendiliğinden geriler. Yanık alanı geniş veya daha ciddi olan 2. derece yanıklar, dehidratasyon ve üzerine eklenen cilt enfeksiyonlarına sebep olabilir. 2. derece yanık oluşması durumunda ileri tıbbi tedavi gerekebilmektedir. Uzun süreli güneşe maruziyet sonucunda ise cilt kanseri riski artmaktadır” diyor.
İdrar yolu enfeksiyonu
Yaz aylarında yeterli su içilmemesi, kalabalık ve temiz olmayan havuzlarda yüzülmesi sonucu idrar yolu enfeksiyonu ve genital enfeksiyon riski artıyor. Dolayısıyla bu enfeksiyona karşı; kalabalık ve yeterli hijyenin sağlanmadığı havuzlardan kaçınmak ve bol sıvı almak önemli. Başlıca belirtileri arasında; idrar yaparken yanma, sık idrara çıkma, kanlı idrar ve karın ağrısı olan idrar yolu enfeksiyonu tedavi edilmezse böbreğe ilerleyip ciddi risk oluşturabiliyor.
Göz ve kulak enfeksiyonları
Yazın en sık rastlanan hastalıklardan olan göz ve kulak enfeksiyonlarında doktora muayene olmak gerekiyor. Bu hastalıkları önlemek için kalabalık havuzları tercih etmemek, çok tuzlu denizlerde, havuzda gözleri açmamak, deniz gözlüğü kullanmak, dış kulak yolunu mümkün olduğunca kuru tutmak, silmeye çalışmamak, çubuk ve benzeri yöntemlerle karıştırmamak, havuza veya denize girerken kulak tıkacı ve bone kullanmak önemli.





YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

30.8° / 18.5°