YÜREĞİR
GÜNCEL 19.01.2018 11:12:18 0

YÜREĞİR'DE MODEL UÇAK KURSU

YÜREĞİR'DE MODEL UÇAK KURSU

Yüreğir Belediyesi, Türk Hava Kurumu işbirliği ile Model Uçak başlangıç kursu açıldı. ''Bilim Tarih ve Kültür Kompleksi'' içerisinde açılan kursta gençlere uçak sevgisi aşılamanın yanı sıra kendi uçaklarını yapabilecekler, el becerilerinin gelişmesi sağlanacak ve havacılığın bir ucundan tutmaları imkanı verilecek.
Yüreğir'de hizmete açılan 11 adet kültürevi, ''Bilim Tarih ve Kültür Kompleksi'' kültür merkezi ile öncelikle öğrencilerin ve Yüreğirli vatandaşların hizmetinde olduklarını belirten Yüreğir Belediye Başkanı Mahmut Çelikcan ''Buralarda açılan hobi kursları ve meslek kursları ile vatandaşlarımızın; yaşam boyu kullanabileceği kişisel gelişimine yararlı olabilecek, üretken, bilim ve teknoloji üretimine yatkın, beceri düzeyi yüksek, iyi ilişkiler kurabilmesi, işe uyum sağlayabilmesi gibi genel bilgi ve becerileri kazandırılmaktadır. Buralardan her yıl 30 bin civarında vatandaşımız faydalanmaktadır.
Bilim Tarih ve Kültür Kompleksi içerisinde ise model uçak başlangıç kursu hizmete açıldı. Burada çocuklarımız boş zamanlarını en iyi şekilde değerlendirirken el becerilerini geliştirecekler ve havacılıkla tanışacaklar. '' şeklinde konuştu.
Kursa katılan öğrencilerin ilk önce planör uçak yapmayı öğreneceklerini belirten kurs öğretmeni Yalçın Öğür ''Öğrencilerimiz uçuş tekniklerini ve düzgün uçak yapmayı öğrenecekler.Önümüzdeki yıllarda Yüreğir'den bir takım çıkarıp Türkiye Şampiyonasına katılmayı hedefliyoruz. Çocuklarımıza bu imkanı sağlayan Yüreğir Belediyesine teşekkür ediyorum.'' şeklinde konuştu.


YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

30.8° / 18.5°