31 Fakülteden 6 bin Ziraat Mühendisi mezun
Manşet Haber 16.01.2013 00:45:24 0

31 Fakülteden 6 bin Ziraat Mühendisi mezun

31 Fakülteden 6 bin Ziraat Mühendisi mezun

Ziraat Mühendisleri Odası Adana Şube Başkanı Şahin Yeter, Türkiye'nin tarım ithalatının ihracattan 3 milyar 520 milyon dolar fazla olduğunu söyledi

TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası (ZMO) Adana Şube Başkanı Şahin Yeter, henüz öğrenci almamış ziraat fakülteleri ile birlikte 31 adet ziraat fakültesi açıldığını, her yıl 6 binin üzerinde ziraat mühendisinin mezun olduğunu belirtti. Tarımsal Öğretimin 167. yılı nedeniyle Çukurova Üniversitesi'nde (ÇÜ) düzenlenen etkinlikte konuşan Yeter, mezun sayısına karşılık mevcut şartların yalda en fazla 3 bin ziraat mühendisinin istihdamına olanak tanıdığını söyledi.

sahinyeter_167Ziraat fakültelerinin tüm bölümleri açma gayretinin yanlışlığına değinenYeter, 'Fiziki ve akademik altyapılarına göre uygun bölümler açmalıdır. Ayrıca bölüm kontenjanı 25 öğrenci ile sınırlandırılmalıdır. Tarımsal eğitimin ihtiyaca yönelik önlemleri alması için, ülkenin tarım potansiyeli ve mevcut durumu önem arz eder,  araştırmalar ve tarımın geleceği buna göre planlanmalıdır' dedi.

Son on yıllık tarım verilerini değerlendiren Yeter, 'Tarım ürünlerinde ihracat fazlası veren bir ülke iken 2011 yılında 5 milyar 150 milyon dolar ihracata karşılık 8 milyar 670 milyon dolar ithalat yaparak 3 milyar 520 milyon dolar ithalat fazlası vermişiz. Girdi maliyetlerinin aşırı artmasına karşın (gübre 6-7 kat, mazot 3,5 kat) ürün fiyatlarının aynı oranda artmaması,  zarar eden üreticiyi, üretim yapmaktan vazgeçirmiş, yaklaşık 30 milyon dekar-yani Ankara ili yüzölçümü büyüklüğündeki - alanda tarımsal faaliyet yapılmaz olmuştur. Ülke nüfusu artar iken bitkisel ve hayvansal üretim yetersiz kalmış, ülke tarihinde ilkler yaşanarak, canlı hayvan, karkas et ve samanın dahi ithal edilir olmasını görmek biz tarımcıları fazlasıyla üzmüştür' diye konuştu.

'TARIMDA İTHALATÇIYIZ'

İzlenen tarım politikalarının ülkemiz üreticisini değil, ithalat yapılan ülkelerin üreticisini destekler duruma geldiğini ifade eden Yeter, şunları söyledi:

'Ne acıdır ki Fransa hükümeti ithalatı artırdığımızdan dolayı kendi çiftçisini desteklediği için Türkiye cumhuriyeti tarım bakanına şövalye nişanı vermiştir. Gönül isterdiki bakanımız bu anlamda ödülü ülke üreticilerimizin örgütlerinden alabilmeliydi. Biz neden ithalatçıyız sorusunu kendimize sormamız lazım. Kalitesiz mi üretiyoruz? Verimi düşük?  Hayır.  İthalatta en çok döviz ödediğimiz iki kaleme bakalım birincisi yağlı tohumlar ve türevleri ikincisi pamuk 2011 yılında yağlı tohumlar, bitkisel ham yağ ve türevlerine 3 milyar 122 milyon dolar, lif pamuk ithalatına da 2milyar 44 milyon dolar olmak üzere 5 milyar 166 milyon dolar ödemişiz yani yıllık devletin çiftçiye verdiği tüm desteklerden fazla bu parayı başka ülkenin üreticilerinin faaliyetinin devamı için ödemişiz. Yağlı tohumlardan asıl kalem soya fasulyesi dünya ortalama verimi: 225 kg/dekar bizim ithalatını yaptığımız ülkelerde dekara verim ABD: 300 kg. Brezilya:  320 Arjantin: 290 kg. ve hepside GDOlu tohum kullanıyor. TÜRKİYE verimi ise dekara 370 kg.

Pamuk; dünya ortalaması 190 kg./dekar Türkiye ise verimde Avustralya ve İsrail den sonra dekara 410 kg. la 3. Sırada ithalat ettiğimiz ülkeler de verim dekara Yunanistan: 240 kg. ABD: 230 kg. Bu da gösteriyor ki siz değerli akademisyenlerin yetiştirdiği meslektaşlarımız tarım alanlarında kendilerine düşen görevi yerine getiriyor. Asıl sorun bilimsellikten ve akılcılıktan uzak, popülist ve politik karar alan ve bu yanlış tarım politikalarını uygulayanlardadır.  Düşününki bir ülkede sektöre teknik elaman alır iken ülke gerçekleriyle uyuşmayan ihtiyaç nedir sorusu göz ardı edilerek, meslek torpili yapılarak alım yapılsın bu tavır ülkeye fayda yerine zarar verir. Birleşmiş milletler, dünya nüfus artışını göz önüne alaraktan 2030 yılına kadar gıda üretimin de yüzde 50 oranında bir artış yapılması için çağrıda bulundu, bu artışta biz tarımcılar kadar ülkede yöneticilere de büyük sorumluluklar düşmektedir.  Bu görevler, sektöre verilen desteğin artırılması, üretim girdilerinin vergi yükünün azaltılması, sulana bilir tarım arazilerinin bir an önce sulamaya kavuşması ve en önemlisi de arttırma imkânı olmayan tarım arazilerinin amaç dışı kullanımına izin verilmemesi.' Yeter, önümüzdeki süreçte ülke kaynaklarına sahip çıkan, tarım toprağını ve tarım üreticisini koruyan, bilimsel verilere dayanan ve ülke gerçekleri ile örtüşen bir tarım politikaları dileğinde bulundu.(Kaynak: Yeni Adana Gazetesi)

Yükleniyor

Yükleniyor

Yükleniyor

YAZARLAR

24.9° / 15.2°