81 ilden kadınlar Adana’da buluşuyor
Manşet Haber 1.10.2013 20:22:20 0

81 ilden kadınlar Adana’da buluşuyor

81 ilden kadınlar Adana’da buluşuyor

iskad-guney rotaryGirişimcilik ve inovasyon alanında Adana’da bir ilki başaran ve ‘Geleceğin Lider Kadınları’ başlıklı projesi ile Avrupa Birliği’nden hibe fonu almaya hak kazanan İş Kadınları Derneği (İŞKAD) çalışmaları hızlandırdı.

AB’ye sunulan projenin maddi kaynakla desteklenmesinin ardından Ekim ayı içerisinde 81 ilden 90 genç kadını Adana’da buluşturmaya hazırlanan İŞKAD Başkanı Av. Elif Doğan Türkmen ve Yönetim Kurulu Üyeleri, Adana Güney Rotary Kulübü ile birlikte hareket edecek.
Türkiye ve Adana’da girişimcilik ve inovasyon alanındaki eksikliği göz önüne alarak yola çıkan ve başarılı bir sonuç alan İŞKAD, projenin girişimcilik deneyim paylaşım aşamasında Adana Güney Rotary Kulübü’nden destek alacak.
İŞKAD’da konuyla ilgili gerçekleşen toplantıda İŞKAD Başkanı Av. Elif Doğan Türkmen, Yönetim Kurulu Üyeleri Belgin Özçelik, Sema Soykan, Canan Onatça Dolmuş, Demet Nazik ve Ayfer Köni ile Proje Koordinatörü Esin Parlak’la buluşan Güney Rotary Kulübü Başkanı Osman Yanık, sadece Adana için değil Türkiye için de önemli bir projede destekçi kulüp olmaktan duydukları memnuniyeti dile getirdi.
Rotaryenlerin iş ve meslek yaşamında başarılı olmuş yüksek ahlak standartlarına sahip kişilerden oluştuğunu ve amaçlarının hizmet üretmek olduğunu belirten Yanık, “Biz de 18-30 yaş arası gençlerimize bilgi ve tecrübelerimizi aktarmaya çalışacağız. Proje, ülkemiz için ciddi bir proje. AB’nin kabul ettiği beş projeden biri olması bu ciddiyeti ortaya koyuyor. Gençlerimizin ufkunu açabilirsek mutlu olacağız” dedi.
İŞ YAŞAMINDA KADININ ROLÜ
İŞKAD Başkanı Av. Elif Doğan Türkmen, Adana’da 81 ilden gençlerin katılacağı zirvede ülkemizdeki kadınların iş yaşamındaki ve girişimcilikteki rolünü ve etkisini tartışacaklarını belirtti. Türkmen, “Gelişmiş ekonomilerde kadının gücünü yadsınamaz. Türkiye’de girişimcilik ruhunu ve girişimci kadın sayısını artırmak istiyoruz. Ülkemizin gelişmiş ekonomiler düzeyinde yer almasını sağlamak istiyoruz. Bunu gerçekleştirmenin yolunun kadınların iş yaşamında yer almasından geçtiğini biliyoruz. Proje, ülkemizi ilgilendiriyor ve dolayısıyla sadece İŞKAD ve Güney Rotary değil Türkiye’deki tüm sivil toplum örgütlerinin, kurum ve kuruluşların sahiplenmesi gereken bir projeyi hayata geçiriyoruz” diye konuştu.
Av. Türkmen, “Ulusal Genç Kadın Girişimciliği adını verdiğimiz toplantımızda, uzmanlar, karar vericiler, politika yapıcılar, sektör temsilcileri ve 81 ilden gelen 90 genç kadın yer alacak. Bu zirve ile birlikte okullarda lise öğrencilerinin gerçekleştirmiş olduğu inovatif fikirler değerlendirilecek. Bu değerlendirme aşamasında hem fikirler sergilenecek hem de ödül töreni düzenlenecek” dedi. Genç kadınların inovasyon kültürüne sahip, güçlü bir ekonominin dinamosu olan inovasyona dayalı girişimciliğe yatkın bireyler olarak yetişmelerini sağlamak istediklerini vurgulayan Av. Türkmen, “Projemiz ülkemizin gelişmesi ve kalkınmasında anahtar rol oynayacak inovasyon konusunda toplumda farkındalık yaratmak ve genç girişimcilik stratejisini oluşturmayı amaçlıyor” şeklinde konuştu.
15 Ağustos’ta startı verilen proje, 1 Ocak 2014’e kadar sürecek.

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

31° / 16.7°