9500 ÖĞRETMEN VE 150 BİN ÖĞRENCİYE TEMEL ROBOTİK VE KODLAMA EĞİTİMİ
Manşet Haber 19.01.2022 23:19:34 0

9500 ÖĞRETMEN VE 150 BİN ÖĞRENCİYE TEMEL ROBOTİK VE KODLAMA EĞİTİMİ

9500 ÖĞRETMEN VE 150 BİN ÖĞRENCİYE TEMEL ROBOTİK VE KODLAMA EĞİTİMİ






Adana’da görev yapan 9 bin 500 öğretmen ile 150 bini aşkın öğrenciye temel robotik ve kodlama eğitini verildiği açıklandı.





Valilik Toplantı Salonunda Vali Süleyman Elban’ın başkanlığında İl Milli Eğitim Müdürü Yaşar Koçak ilenan 44 özel okulun temsilcisinin katılımıyla gerçekleştirilen toplantıda KOD 01-Adana İl Milli Eğitim Müdürlüğü Robotik ve Kodlama Etkinlikleri Kapasite Geliştirme Programı kapsamında il genelinde yapılan çalışmalar değerlendirildi.





Proje kapsamında faaliyetlerin tüm detaylarıyla değerlendirildiği toplantıda bir konuşan Vali Elban; “Şimdiye kadar 15 ilçemizde görev yapan yaklaşık 9.500 öğretmenimiz temel robotik ve kodlama eğitimlerine katıldı ve bu eğitimler sonrasında okullarımızda 150.000’den fazla öğrencimize robotik ve kodlama eğitimleri verdi. Tüm branş öğretmenlerimize robotik kodlama eğitimi vermeyi amaçlıyoruz; çünkü bu alanda tüm branşlardaki öğretmenlerimizin yeteneği olabilir.” dedi. Proje kapsamında Adana’da 372 robotik ve kodlama atölyesinin bulunduğunu belirten Vali Elban “Öncelikli amacımız yazılım konusunda yetkin kişiler yetiştirmek. Bu amaca ulaşmamız için özel okullarımızın ve devlet okullarımızın iş birliği halinde çalışacağına ve herkesin üzerine düşen görevi en iyi şekilde yerine getireceğine yürekten inanıyorum.” dedi.



YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

30.8° / 18.5°