Adana kültürel birikimini yansıtan bir müze olacak
Manşet Haber 24.04.2013 17:18:01 0

Adana kültürel birikimini yansıtan bir müze olacak

Adana kültürel birikimini yansıtan bir müze olacak

 

Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik, ortak bir akıl geliştirerek Adana'nın kültürel birikimini yansıtan bir müzenin ilk projesinin hayata geçirilmesi için ilk adımı attıklarını açıkladı. Çelik, “Bu müze çocukluğumuzda okuldan zorla götürüldüğümüz ışıksız, kasvetli, bir takım eserlerin kötü bir şekilde sergilendiği, bir an önce kaçmak istediğimiz o binalardan farklı olacak. Hem eğlenilebilecek hem de çeşitli aktivitelerin yapılacağı bir müze olacak” diye konuştu.

omercelikadana1'Turizm Haftası' kutlama etkinliklerine kapsamında Adana’ya gelen Kültür ve Turizm Bakanı Sayın Ömer Çelik, Seyhan Kültür Merkezi'nde gerçekleştirilen kutlama etkinliklerine katıldı. Seyhan Kültür Merkezi'ndeki açılış programında Emniyet Müdürlüğü'nün 'Biz Ebruyuz' projesi kapsamında oluşturduğu Çocuk Korusu, Kültür ve Turizm Bakanı Çelik’i 'Adana Köprü Başı' şarkısıyla salonun girişinde karşıladı.

Bakan Çelik, turizmin öteden beri ekonomik kazanç olarak ele alınan bir sektör olarak görüldüğünü belirterek, şöyle konuştu:

'Artık bölgemizde ve dünyada öylesine büyük değişimler oluyor ki, bunlar ekonomiyle ilgili sektörleri çok daha stratejik hale getiriyor. Bir takım sektörler geri plana düşüyor, bir takım sektörlerde çok daha önemli ve merkezi bir rol almaya başlıyor. Türkiye'deki turizmciler öylesine önemli bir misyon üstlenmiş durumda ki, bütün dünya siyasi ve demokrasi krizlerle boğuşurken, sizler her biriniz yarattığınız dinamizm ile sadece ülke ekonomisine bir katkı sağlamıyorsunuz. Azminizle turizmi de yeniden icat ediyorsunuz. Çünkü biz Türkiye'nin denizini, kumunu, güneşini, dini ve kültürel mekanlarını bütün bir birikimi tanıtırken, aynı zamanda bütün dünya yepyeni bir tanıtma faaliyetiyle karşı karşıya kaldı. Bütün bu kriz ortamında Türkiye'nin büyüyen demokrasisi başlı başına bir tanıtım faaliyetidir. Türkiye'nin bütün bu kriz ortamında etrafındaki ülkeler büyük sıkıntılar geçirirken, büyüyen bir ekonomiye sahip olması, başlı başına tanıtım faaliyetidir. Gelişmiş ülkeler çeşitli krizler nedeniyle dış politika etkinliklerini geriye doğru çekmeye başlarken, Türkiye'nin Somali'de, Filistin'de, Kafkaslarda, Balkanlarda, Ortadoğu'da arabulucu rolü olması başlı başına bir tanıtımdır. Sınırların haklar arasında engel olmaktan çıktığı, halkların birbirini doğrudan tanıdığını, yeni kaynaşma imkanlarının ortaya çıktığı yepyeni bir döneme giriyoruz'

YENİ MÜZE PROJESİNİN İLK ADIM

'Turizm Haftası'nı Adana'da başlatılmasının çok özel bir önemi olduğunu vurgulayan Kültür ve Turizm Bakanı Çelik, şöyle konuştu:

'Üzerinde bulunduğumuz bu topraklar, 3 bin yıllık bir geçmişe sahip. Dünyada pek çok süper güç Taş Köprü’nün yaşının 20'de biri değil. Turizmin artık yeni ve entegre kavramlarla tanımladığı kültürden eğlenceye, öğrenmekten yeni şeyler keşfetmeye, mutfaktan dini mekanlara olan merakın giderilmesi yönündeki faaliyete kadar, yepyeni bir kavramsal bütünlüğe kavuştuğu dönemde, dünyanın bütün kadim şehirlerine bakalım, bunların içinde bulunan Adana'da bu haftanın başlatılıyor olmasının önemi var. Onlarca medeniyete ev sahipliği yapmıştır. Burası insanoğlunun gündelik hayatını geçirmek ya da bir gelecek inşa etmek üzere ihtiyaç duyduğu ne varsa, kültür, mutfak, medeniyetleri tanıma, yazın ve kışın nimetleri, spor, eğlence, dini ve kültürel turizmi bünyesinde barındıran kadim bir şehirdir. Ortak bir akıl geliştirerek Adana'nın bütün bu kültürel birikimini yansıtan bir müzenin ilk projesinin hayata geçirilmesi için ilk adımı attık. Bu müze çocukluğumuzda okuldan zorla götürüldüğümüz ışıksız, kasvetli, bir takım eserlerin kötü bir şekilde sergilendiği, bir an önce kaçmak istediğimiz o binalardan farklı olacak. Hem eğlenilebilecek hem de çeşitli aktivitelerin yapılacağı bir müze olacak”

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

31° / 16.7°