ADANA METROSU
SİYASET 18.12.2019 18:07:28 0

ADANA METROSU'NA NEDEN KAYNAK YOK?

ADANA METROSU'NA NEDEN KAYNAK YOK?

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Adana Milletvekili Ayhan Barut, defalarca Ulaştırma Bakanlığı'na devredileceği sözüne rağmen kentin sırtında kambur olmayı sürdüren Adana Metrosu'nu Meclis gündemine taşıdı. Bütçe görüşmelerinin devam ettiği Meclis'te söz alan Barut, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay'a seslenerek, 'Cumhurbaşkanı Erdoğan Adana'da 12 Haziran 2011 seçimlerinde, 'Metroyu Ulaştırma Bakanlığımıza devir alıyoruz. Kardeşlerim, biz söz verirsek yaparız' demişti. Kanal İstanbul'a kaynak bulan Cumhurbaşkanı, Adana Metrosundan bu kaynağı neden esirgemektedir?' dedi.
CHP Adana Milletvekili Ayhan Barut, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde (TBMM) bütçe görüşmeleri sürerken yıllardır tartışma konusu olan ve kentin sırtında adeta bir kambur olarak görülen Adana Metrosu'nu gündeme getirdi. Cumhurbaşkanlığı bütçesi için Meclis'te bulunan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay'a seslenen Ayhan Barut, 'Adana Metrosu Adanalı hemşehrilerimizin sırtında bir kambur haline gelmiştir. Metronun Ankara, İstanbul ve Antalya gibi Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığına devralınmasını istiyoruz' dedi.
Adana Metrosu'nun Ulaştırma Bakanlığı'na devredilmesiyle ilgili hükümet tarafından daha önce çok kez söz verildiğini ancak verilen sözlerin tutulmadığını belirten Barut, şunları kaydetti:
'Cumhurbaşkanı Erdoğan Adana'da 12 Haziran 2011 seçimlerinde, 'Metroyu Ulaştırma Bakanlığımıza devir alıyoruz. Kardeşlerim, biz söz verirsek yaparız' demişti. Yine, 4 Şubat 2017'de dönemin Başbakanı Binali Yıldırım Adana'da Adnan Menderes Spor Salonu'nda aynı sözü vermişti. Şimdi bakanlık bize 'Bakanlığımızın devralabilmesi Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile mümkün olmaktadır' demektedir. Cumhurbaşkanı ve Binali Yıldırım’ın sözleri Adana’da asılı duruyor. Bu sözünüzü ne zaman yerine getireceksiniz? Türk örf ve adetlerinde söz namus değil midir? Adana Metrosu için Cumhurbaşkanlığı Kararnamesini ne zaman çıkaracaksınız? Kanal İstanbul’a kaynak bulan Cumhurbaşkanı Adana Metrosundan bu kaynağı neden esirgemektedir? Yoksa, Adana sizin için üvey evlat mı görülmektedir?'

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

31° / 16.7°