ADANA’DA FETÖ OPERASYONUNDA NELER OLDU?
Manşet Haber 25.07.2016 13:40:02 0

ADANA’DA FETÖ OPERASYONUNDA NELER OLDU?

ADANA’DA FETÖ OPERASYONUNDA NELER OLDU?

15 Temmuz 2016 tarihinde, darbe girişiminden hemen sonra gerçekleştirilen FETÖ/PDY’ye yönelik operasyonlarda Adana Valiliği 24 Temmuz itibariyle1169 personelin açığa, 14 personelin gözaltına alındığını, 119 personelin tutuklandığını, 61 personelin adli kontrolde tutulduğunu 16 personelin ise serbest bırakıldığını açıkladı.

Adana Valiliği, Milli Güvenliğe tehdit oluşturduğu tespit edilen Fetullahçı Terör Örgütüne (FTÖ/PDY) ait 1 üniversite, 15 özel okul, 2 sendika şubesi, 16 dernek ve 1 vakıf olmak üzere toplamda 35 kurum kapatılarak hazineye devredildiğini bildirdi.

15 TEMMUZ’DAN BU YANA NELER OLDU?

Adana Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen ‘Darbe Teşebbüsü Soruşturması’ kapsamında düzenlenen operasyonlarda; 55 polis, 4 zabıt katibi, aralarında 1 yarbay ile 1 binbaşının da bulunduğu hava üssünde görevli çeşitli rütbelerde toplam 13 asker, 1 jandarma istihbarat binbaşı ile E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu ikinci müdürü ve F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’nda idare memuru olarak çalışan 1 kişi olmak üzere toplam 75 şüpheli gözaltına alındı.  Darbe soruşturması ile ilgili 3 Cumhuriyet Savcısı ile 2 hakim tutuklandı.3 hakim hakkında ise adli kontrol kararı verildi.

Adana Valiliği, FETÖ/PDY tarafından gerçekleştirilmek istenen darbe girişiminin ardından yürütülen soruşturmanın bilançosunu açıkladı.

Valilik tarafından yapılan açılamada toplam 38 askeri personelden 22’sinin tutuklandığı, 9’unun adli kontrol şartıyla serbest bırakıldığı, 5’inin serbest bırakıldığı, 2’sinin de gözaltında olduğu, toplam 41 emniyet personelinden 5’inin tutuklandığı, 1’inin serbest bırakıldığı 35’inin gözaltında olduğu, 41 hakimden toplam 31’inin tutuklandığı, 9’unun adli kontrol şartıyla serbest bırakıldığı, 1’inin gözaltında bulunduğu, toplam 34 savcıdan 27’sinin tutuklandığı, 5’inin adli kontrol şartıyla serbest bırakıldığı, 2’sinin gözaltında bulunduğu ifade edildi.

Yapılan açıklamada darbe girişiminin ardından hakkında işlem yapılan askeri personel, emniyet personeli, hakim ve savcı sayısının toplam 154 olduğu, darbe girişimi ile alakalı olarak yürütülen çalışma ve soruşturmaların kararlılıkla sürdürüldüğü belirtildi.Ayrıca, Milli Eğitim Bakanlığı tarafından Adana İl Milli Eğitim Müdürlüğün emrinde görevli 34 personel de açığa alınmıştır.

Adana'da Fethullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) soruşturması kapsamında Adana İl Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Şube Müdürü Reşat Özdemir gözaltına alındı. Özdemir, 17- 25 Aralık soruşturmasının ardından İstihbarat Şube Müdürlüğü'nde görevli 80 polisi, Gülen Cemaati'ne yakınlığı nedeniyle başka birimlere göndermişti.

Adana'da darbe girişiminin ardından gözaltına alınan Adana eski Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürü Ahmet Mithat Dobur, eski Terörle Mücadele Şube Müdürü Yusuf Ziya Toprak, polis memurları Zeynep Yılmaz ve Tunay Saygılı sağlık kontrolüne getirildi.
Adana'da Cemaat soruşturması kapsamında 25 polis gözaltına alındı. Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerince il genelinde sabah saatlerinde 25 ayrı adrese eş zamanlı operasyon düzenlendi. Adreslerde yapılan aramalarda 1 komiseri 1 komiser yardımcısı, 3 baş polis ile 20 polis memuru olmak üzere toplam 25 emniyet mensubu gözaltına alındı.

BİNBAŞI DEMİR, İNEGÖL’DE YAKALANDI
Darbe girişimine katıldığı iddiasıyla aranan Adana Jandarma İstihbarat Şube Müdürü Binbaşı Atilla Demir, Bursa’nın İnegöl İlçesi’nde, polisin nefes kesen operasyonuyla yakalanarak gözaltına alındı.
TUTUKLU HAKİM- SAVCI SAYISI 41 OLDU
Adana'da darbe girişiminin ardından başlatılan soruşturma kapmasında haklarında yakalama kararı çıkarılan hakim ve savcılardan 7'si daha tutuklanırken, toplam tutuklu sayısı 41'e ulaştı.

15 Temmuz Darbe Girişimi'nin ardından Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'na (FETÖ/PDY) yönelik soruşturmalar kapsamında Adana'da görevli 70 hakim savcı hakkında yakalama kararı çıkarıldı. Bu kapsamda gözaltına alınan 52 hakim ve savcıdan 34'ü tutuklanırken 8'i adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.

TUĞGENERALİN EMİR ASKERİ, 'ÜS İMAMI'NIN OĞLU ÇIKTI
Adana'da bulunan İncirlik Üssü'ndeki 10'uncu Tanker Üs Komutanı Tuğgeneral Bekir Ercan Van'ın yanında, eskiden 'emir eri' olarak nitelendirilen 'emir askeri' olarak görev yapan Uzman Çavuş Muhammet Emrah Kuzu'nun, FETÖ'nün İzmir'deki 2'nci Ana Jet Üssü'ndeki sözde 'üs imamı' olan Astsubay Başçavuş Zekeriya Kuzu'nun oğlu çıktı. Tutuklanan uzman çavuşun, Cumhurbaşkanı'nı hedef alan İzmir Çiğli ile İncirlik Komutanı Tuğgeneral Van arasındaki irtibatı sağladığı iddia edildi.

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

30.8° / 18.5°