Bursa'da Başbakanlıkça şehit ve gazi ailelerine verilen evleri 55 bin TL'ye satmaya kalkışan, tepkiler üzerine daha sonra vazgeçen TOKİ, bu kez 18 bin 868 TL'ye ailelere satmak üzere pazarlık yapmaya başladı. Şehit ve gazi aileleri bu parayı ödeyecek güçlerinin olmadığını belirtirken Adana'da oturan şehit eşi Hatice Batırır, 'Devlet, verdiği ev için şehidiyle pazarlık yapar mı?Evlerin ilk taksidini de bir hayırsevere ödeteceklermiş. Bu bir utançtır' dedi.
Başbakanlık 20 şehit ve gazi ailesine 2002'de Bursa'nın Nilüfer İlçesi'ne bağlı Görükle Beldesi'nde ev verdi.
TOKİ EVLERİ GERİ İSTEDİ
Devletin verdiği evlerde yaşayan şehit ve gazi aileleri geçen yıl TOKİ'den, 'Başbakanlığın verdiği ev TOKİ'ye aktarılmıştır. Herhangi bir sözleşmeniz olmadığı için ev için 55 bin TL ödemeniz gerekiyor, aksi taktirde evi boşaltın' bilgisi üzerine şoke oldu. TOKİ yetkilileriyle yaptıkları görüşmede, 'Bizim yapacağımız bir şey yok. Bu parayı ödemeniz gerekiyor. Yoksa başkasına satacağız' cevabı ile aileler ikinci kez yıkıldı.
ŞEHİTLE EV PAZARLIĞI
TOKİ'nin şehit ve gazi ailelerine verilen evleri satmaya kalkışması tepkilere neden oldu. Bu tepkiler üzerine kurum, satıştan vazgeçip bu kez ailelerle 'satış pazarlığına' başladı.
TOKİ ekipleri 8 Aralık 2014'de evlerde yaptıkları değerlendirmede ailelere evlerin satış bedelini 18 bin 868 lira 63 kuruşa düşürdü. Konut bedelinin yüzde 10'nu peşin kalanını da 240 ay taksitle ödemelerini istedi. 1-30 Nisan arasında da borçlandırma sözleşmesi için şehit ve gazi ailelerini bankaya davet etti.
İLK TAKSİT HAYIRSEVERDEN Mİ?
Kısa süre önce de ailelere ilk taksiti kaymakamlık ve bir hayırseverin birlikte ödeyeceği duyuruldu.
'BAŞBAKANIMIZ BU ZULÜME DUR DESİN'
Devletin verdiği evleri kendilerine parayla satmakta kararlı olması şehit ve gazi ailelerini üzdü. Bu parayı ödeyecek güçlerinin olmadığını belirten aileler, 'Başbakanımız Ahmet Davutoğlu duyarlı bir insandır. Şehit ve gazi ailelerine yapılan bu zulüme dur diyeceğine inanıyoruz. Devletin, şehidinin ailesinden alacağı 18 bin TL'ye mi ihtiyacı var? Bizler eşimizi, oğlumuzu vatan uğruna verdik. Sakat kaldık. Verdikleri evi parayla satmaya kalkışmaları ise utanç verici' dedi.
UZMAN ÇAVUŞ EŞİ 19 YILDIR KAYIP
Mardin'in Dargeçit İlçesi'nde 1996'da 6 kişinin faili meçhul olmasının ardından kaybolan, bir iddiaya göre ise 'ağzı sıkı değil' diye yakılarak öldürüldüğü iddia edilen ve bugüne kadar ölüsüne ya da dirisine rastlanamayan ve 2011'de şehit sayılan uzman çavuş Bilal Batırır'ın eşi Hatice Batırır da, devletin evlerini ellerinden almak istemesine tepki gösterdi. Eşinin ardından biri 2.5 yaşında diğeri 4 aylık 2 çocukla 23 yaşında ortada kaldığını belirten ve şu anda Adana'da büyükşehir belediyesinde otobüs şoförlüğü yapan Batırır, şunları söyledi:
'Çocuklarımı sıvasız, inşaat halindeki, penceresi naylon çakılı, kapısı karton kağıttan evde büyüttüm. 3 yıl önce eşim şehit sayıldı. 16 yılın hesabını kim verecek? Kimbilir hangi vicdansız eller kıydı eşime, henüz 25 yaşındaydı. Eşimin dua okuyacağım bir mezarı bile yok. Devlet, şehidim için bir ev verdi. Şimdi onu bana satmaya kalkıyor. Önce 55 bin istediler, 'olmadı hadi 18 bin 868 lira olsun' diyorlar. Şehite fiyat biçilir mi? Ben eşimi şehit verdim bir de üstüne para istiyorlar. Evi elimizden almak isteyenlere sesleniyorum. 'Siz 65 metrekarelik evden vazgeçmediniz. Size bir ev bağışlayacağız deseler bir elinizden bir parmağınızdan vazgeçer misinizi?' Ben ve benim gibiler eşlerini şehit vermiş, o gazi abilerimiz iki ayağını kaybetmiş, hayatlarını birilerine muhtaç ve engelli idame ettiriyorlar siz hala onlardan 18 bin TL istiyorsunuz. Kendinizi bizim yerimize ve elinizi vicdanınıza koyun. İlla da devletin buna ihtiyacı var diyorsanız, biz maaşlarımızı da verelim. Hani 18 Mart'ta Şehitler Günü'nde bir afiş asmışsınız. Bir şehit mezarı başında küçük bir çocuk ağlıyor. Afişte 'Şehidim emanetin şerefimdir' diye yazıyordu. Sizler şehitlerin emanetine 65 metrekare evlerini satarak mı şereflendiriyorsunuz? Bizleri çok incittiniz. Hala da incitmeye devam ediyorsunuz. Bir de gazetecilere sakın haber vermeyin diyerek susturmaya çalışıyorlar' dedi.
