Adanalı elektrikten çektiği kadar hiçbir şeyden çekmedi
Manşet Haber 22.06.2016 13:49:57 0

Adanalı elektrikten çektiği kadar hiçbir şeyden çekmedi

Adanalı elektrikten çektiği kadar hiçbir şeyden çekmedi

Adana(Ulus)--Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Adana İl Başkanı Ayhan Barut, kayıp kaçak bedelinin yasal hale getirilmesiyle elektrik faturaları katlanan vatandaşlara bir darbenin de sıcaklığın 50 derecelere ulaştığı yaz aylarında elektrik kesintileriyle vurulduğunu söyledi. Adana’da bazı mahallelerde 24 saati geçen elektrik kesintilerinin yaşandığına dikkati çeken Barut,  kesinti nedeniyle klima, vantilatör gibi serinletici cihazların kullanılamadığını, özellikle yaşlıların, çocukların ve hastaların aşırı sıcak nedeniyle sağlık sorunları yaşadığını belirterek,  yetkililere “Artık vatandaşı mağdur etmeyin” çağrısında bulundu.

HALK AŞIRI SICAKLARA MAHKUM EDİLDİ

Yaptığı yazılı açıklamada, Pazar gününden bu yana Adana’da hava sıcaklığının gölgede 50 dereceyi geçtiğine işaret eden CHP Adana İl Başkanı Ayhan Barut, kentin bazı mahallelerinde 24 saati geçen elektrik kesintileri yaşandığını söyledi. Barut, “Denize ya da yaylaya gidemeyen Adanalı vatandaşlarımız, üstelik de Ramazan ayında elektrik kesintileriyle sıcaklara mahkum edilmiştir.  Aşırı sıcaklar nedeniyle sağlık sorunu yaşamak istemeyen vatandaşlarımız kesinti nedeniyle serinletici cihazlarını kullanamadığı gibi birçok yurttaşımızın elektronik cihazları da zarar görmüştür. Adanalıların neredeyse sistematik hale gelen elektrik kesintilerine tahammülü kalmamıştır” diye konuştu.

MAĞDURİYET ÜZERİNE MAĞDURİYET

Geçtiğimiz günlerde iktidar partisi milletvekillerinin oylarıyla kabul edilen yasayla elektrikte kayıp kaçak bedellerinin yasal hale getirildiğini anımsatan Barut, “İktidar çıkardığı yasayla kaçak elektrik kullananları adeta ödüllendirirken, faturalarını düzenli olarak ödeyen vatandaşlarımıza da haksızlığın en büyüğünü yaptı.  Elektrik kesintileri nedeniyle  vatandaşlarımızın mağduriyeti katlanarak arttı” şeklinde konuştu.

HALKI MAĞDUR ETMEYİN ARTIK!

Her yıl aynı sorunun yaşandığına dikkati çeken CHP Adana İl Başkanı Ayhan Barut, elektrik iletim ve dağıtım işinin özelleştirilmesinin ardından bu sorunların daha da arttığını ifade etti. Yetkililere çağrıda bulunan Barut, “Adanalılara yapılan bu zulüm son bulmalıdır. Halkı mağdur etmeyin artık” ifadelerini kullandı.

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

30.8° / 18.5°