Adana’ya 3 ödül
Manşet Haber 15.11.2012 09:45:23 0

Adana’ya 3 ödül

Adana’ya 3 ödül

 Atom Film, İstanbul’da yapılan 48 Saat Film Projesi Yarışması ile Adana’ya 3 ödül getirdi.

Bu yıl aralarında ilk kez İstanbul’un da yer aldığı dünya çapında 120 kentte 50 binden fazla kişiden oluşan farklı film ekipleri tarafından yaklaşık 4 bin kısa filmin yapılması beklenen 48 Saat Film Projesi Kısa Film Yarışması ilk kez on bir yıl önce ABD’nin başkenti Washington’da hayata geçirildi.

Geçtiğimiz günlerde İstanbul’da da ilk kez gerçekleştirilen yarışmada 25 film ekibi zamana karşı mücadele ederek 48 saat içinde hem senaryo yazdılar, hem film çektiler hem de filmin kurgu-montajını yaptılar.

Yarışmaya İstanbul dışından katılan tek ekip olan Adanalı Atom Film, yarışma kurulu tarafından verilen tema üzerinden başrollerini Hanımın Çiftliği ve Firar dizilerinden de tanıdığımız Gürsu Gür ve Beran Taşkın’ın oynadığı “Olay Yeri” adlı polisiye absürt bir kısa film çekti.

Yönetmen Gökçe Pehlivanoğlu, Yönetmen Melis Bilgin ve Oyuncu Teoman Kumbaracıbaşı’dan oluşan jüri, Atom Film’in “Olay Yeri” adlı kısa filmini “En İyi 2. Film” ve “En İyi Senaryo” ödüllerine layık gördü.

“Olay Yeri” ayrıca “Seyirci Özel Ödülü” de alarak zamana karşı yarışılan yarışmada üç ödülü Adana’ya getirdi.

Kısa filmleriyle hem Türkiye hem de dünya festivallerinden çok sayıda ödül, finalistlik ve gösterimler alan Atom Film, Adana’da da böylece birde ilki başarmış oldu.

 

ATOM FİLM’İN ÖDÜLLERİ

 

·         Denizbank Kısa Film Festivali:  'ATM Adam'  ile “Jüri Özel Ödülü”,

·         Altın Kepenk Kısa Film Yarışması: 'Yırtık” ile “En İyi Film Ödülü”,

·         AllDecor Reklam Filmi Yarışması: 'Evinizden Sıkıldınız mı?” ile “En İyi 2. Film Ödülü”,

·         GenceArtı: 'Müdür' ile “En İyi 2. Kısa Film Ödülü”,

·         Manisa Altın Üzüm Kısa Film Festivali: “Etki” ile “Kurmaca” kategorisinde “En İyi Film Ödülü”

·         Altın Kepenk Kısa Film Yarışması:  'Usta” ile “Mansiyon Ödülü”,

·         Denizbank Kısa Film Festivali:  'Gelecek Denizde' ile “En iyi 2. Film Ödülü”

·         48 Saat Film Projesi Kısa Film Yarışması: “Olay Yeri” ile “En İyi 2. Film”, “En İyi Senaryo”, “Seyirci Özel Ödülü”

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

30.8° / 18.5°