AKP'NİN MAĞDUR EDEBİYATINI ELİNDEN ALABİLİRSİNİZ

AKP'NİN MAĞDUR EDEBİYATINI ELİNDEN ALABİLİRSİNİZ


Düşünün yirmi yıldır bir Hükümet ülkeyi yönetiyor ve her seçimde mağduru oynuyor. En büyük mağdur edebiyatı olarak baş örtüsü kullanıldı.





Devamında ordu hep kendilerine karşı diye adlandırdılar. Düşünün yirmi yıl ülkeyi yöneten AKP ve hep mağdur. 2010 yılı seçimlerinde Yaşar Büyükanıt e muhtıra verdi diye müthiş bir taşkala vardı. Vayy, ordu e muhtıra verdi dediler, sonrası malum ne demişti Büyükanıt? Bu sır benle mezara gidecek! Öylede oldu, Erdoğan rahatladı.
Ülkenin en önemli Anayasa oylaması yapılıyor, seçim 16.30 da 2.5 milyon mühürsüz oyların kabulü sonrası Atı alan Üsküdarı geçti diyerek YSK mağdur olmasınlar diye Anayasaya rağmen geçerli dedi. Dolar uçuşa geçiyor, dış güçler bize saldırıyor diyorlar, ara sıra eyyy, Almanya eyyy Fransa gerçi eyyy denilmeyen ülke varmı bilmiyorum oradada mağdurlar. O kadar çok mağdur kelimesini kullandılar ki, geldiğimiz noktada halk yemiyor artık. Hani deriz ya,' olsa dükkan senin' .
Şimdi anladık, AKP nasıl 20 yıldır iktidarda kalıyor?
2023 Cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği seçimi var, ve çoğu Rejim değişikliği seçimi diyorlar. Millet ittifakı veya 6.lı masa dediğimiz ittifak, aday isimleri kamuoyunda dillendiriliyor. Bunlardan birisi, İstanbul Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu,. İsmi kazanacaklar adayların en başında. Hatırlayın Yüksek seçimi kurulu İstanbul seçimini iptal edince İmamoğlu mağdur olarak ikinci seçime girdiğinde 13 bin olan fark 800 bine çıktı. Sihirli kelime mağdur...
Şimdi, İmamoğlu kendine aptal diyen Soylu için, 'asıl aptallık seçime iptal ettiren zihniyettir' diye cevap vermişti. YSK bak bunu bize dedi deyip suç duyurusunda bulundular, mahkeme 14 Aralık tarihine ertelendi. Orada siyasi yasak istedi savcı.
Alın size mağduriyet, ben olsam mahkeme öncesi Cumhurbaşkanı adayı olarak İmamoğlu nu açıklarım. Bal gibi mağduriyet size. Hani Recep Tayyip Erdoğan şiir okudu diye kusa süre hapis yattı ya, sonrası müthiş bir yükseliş ve tek adamlık. Acaba İmamoğlu içinde mi süreç başladı? Ne sürecini? Cumhurbaşkanlığı süreci! Şöyle bir geriye gidin ilçe Başkanlığından İstanbul Belediye Başkanı ol, sonrası cumhurbaşkanı adaylığı için en güçlü isim olarak ismin telaffuz edilsin. Yani demem o ki, alın size muhteşem bir mağdur, hele de bir ceza alırsa, ceza alırsa siyasi yasak gelir derseniz 6’lı masanın adayı engellediler diye feragan edersiniz halk böyle mağduriyeti sever. Hem de AKP ilk defa bir seçime mağdur edebiyatını rakibine kaptırmış olarak girer.



Süleyman YALÇIN

21.11.2022 17:12:29

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.


VALİ KÖŞGER’DEN GÜVENLİ VE DÜZENLİ TRAFİK VURGUSU

NAZIM ALPMAN YAZDI/ DEVLET 1 MAYIS’A SAYGI GÖSTERSİN!

KUŞ GRİBİ YUMURTA FİYATLARINI ARTIRDI

KARNAVAL KOMİTESİNDEN MEKTUP VAR

ZEYDAN KARALAR’DAN MHP İL BAŞKANINA “SİNEK” CEVABI

YERLİ SUSAM İÇİN  YERLİ ÜRETİM HAMLESİ

ÇUKUROVA BELEDİYESİ TENİS TURNUVASI BAŞLADI

FATİH GÜLER GÜVEN TAZELEDİ

18 İLDEN 400 SATRANÇ SPORCUSU ADANA’DA YARIŞTI

CHP’Lİ BULUT: TASARRUFU SARAYDAN BAŞLATIN

SEYHAN NEHRİNDE GONDOLLA GEZDİLER

"YALANA VE ŞANTAJA ASLA BOYUN EĞMEYECEĞİZ"

CHP GERÇEĞİ YAYINLADI

ADANA’DA 23 NİSAN ULUSAL EGEMENLİK VE ÇOCUK BAYRAMI KUTLAMASI

GÜNÜ FOTOĞRAFI:

RESMİ AÇILIŞISI HİSARCIKLIOĞLU YAPTI

CHP’DEN 23 NİSAN KUTLAMASI