Aldırmaz: Neden Ödül adlım
Manşet Haber 7.07.2013 14:32:08 0

Aldırmaz: Neden Ödül adlım

Aldırmaz: Neden Ödül adlım

zihni_odul1Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Zihni Aldırmaz, İsviçre’nin Montrö kentinde Europe Business Assembly (EBA)’nın  Adana’ya dinamik ve yatırıma uygun gelişiminden ötürü, “Yılın En İyi Şehir Yönetimi” ve “Yılın En Başarılı Büyükşehir Belediye Başkanı” ödülünü verdiğini açıkladı.

Her iki ödülü de Adanalılar adına gururla aldığını belirten Zihni Aldırmaz, “EBA’nın Değerlendirme Kurulu yürüttüğü çalışmalar sonucu ‘Uluslararası Socrates Ödülleri’nin sahiplerini belirledi. Adanamız da bu değerlendirmede iki ödüle layık görüldü. Adana’nın dinamik ve yatırıma uygun gelişiminden ötürü ‘Yılın En İyi Şehir Yönetimi’ ve ‘Yılın En Başarılı Büyükşehir Belediye Başkanı’ ödüllerine layık görüldük. Bu ödülleri tüm Adanalılar adına gururla aldım. Bu ödüller ‘Ortak Akıl’ anlayışının bir sonucudur. Biz Adana’ya birlikte hizmet ediyoruz ve ödülleri de birlikte alıyoruz” dedi.

“ADANA ADINA GURUR DUYDUM”

İsviçre’nin Montrö kentindeki törende ödülleri Socrates Ödülleri Değerlendirme Komitesi Başkanı Prof. Dr. John Netting'in elinden aldığını belirten Zihni Aldırmaz, “Ben bu ödülleri Adana adına gururla aldım. Bu durum gösteriyor ki Adana bir bütün olduğunda sadece yurt içinde değil, yurt dışında da kurumların dikkatini çeken bir şehir. Ancak Adana’da yaşamalarına karşın Adana’nın potansiyelinden haberi olmayan bazılarının, Adana’nın aldığı bu ödülleri değersizleştirme çabalarına üzüntüyle tanık olmaktayız. Ben Adana’da yaşayan herkesin başarılarından mutlu olurum, gurur duyarım. İnanıyorum ki Adana’nın Avrupa’da ödül almasından da bütün Adanalılar gurur duymuştur. Elde ettiğimiz başarıların gururunu bir kez daha sizlerle paylaşmanın mutluğunu yaşıyorum” şeklinde konuştu.

Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Zihni Aldırmaz, İsviçre’deki ödül töreninin 20 Temmuz 1936’daki Montrö Boğazlar Sözleşmesi’nin imzalandığı tarihi binada gerçekleştirildiğini de sözlerine ekledi.

ÖDÜLLER 6 DALDA VERİLDİ

Öte yandan 21 yıldır Uluslararası Socrates Ödülleri’ni veren EBA, 6 dalda ödüle layık isim, kurum ve kentleri belirliyor.

Bilim, ekonomi, şehir yönetimi, eğitim ve tıp gibi alanlarda ödül veren EBA, bu yıl Şehir Yönetimi dalında Adana Büyükşehir Belediyesi’ni ve Zihni Aldırmaz’ı ödüle layık gördü. Zihni Aldırmaz, EBA’nın 30’dan fazla ülkede yaptığı araştırma sonunda bu prestijli ödüle layık görüldü.

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

31° / 16.7°