Aldırmaz'a iyi niyetlerini sundular

Aldırmaz'a iyi niyetlerini sundular

Size sarılabilirmiyim..Bana sarılmak ister misiniz...
Yaşları 14 - 15  bilemedin 16 olan biri erkek 4 'ü genç kız Atatürk Caddesi Times saat ve gözlük magazası önünde ellerinde taşıdıkları İngilizce Türkçe pankartlarla gelene geçene bu soruyu yöneltiyorlardı..
Hemen cep telefonuyla bu gençleri fotografladım...
Sonra DHA daki eski çalışma arkadaşlarıma haber ilettim..
Murat Kibritoğlu ''Abi şaka mı yapıyorsun ' 'dedi haklı olarak ..''Yok çocukları bir yere kaçmasınlar diye burada tutmaya çalışıyorum''deyince inandı
Murat hemen geliyorum dedi...
Bekleki Murat gelsin...Arabaları yokmuş yayan geliyorlarmış..Tövbe tövbe...Koca DHA 'da araba yok
Neyse bu arada gençlere haberi verdim ..Yarın tüm Türkiye sizi izleyecek..Gazetecileri çagırdım dedim..
Kimisi ben çıkmak istemiyor derken diğerleri babamın haberi yok annem kızacak dedi..Biride ''Bizim amacımız gazeteye televizyona çıkmak değil ..Biz sevgi aşısı yapalım yeter''dedi ...
Bu arada gelenle gidenle de sarılmayı ihmal etmiyorlardı..
Bu pırıl pırıl gençlere sarılanların büyük bölümü 40 yaş üzeriydi ...Sevgileri tükenmiş genç yaşdaşları dudak büküyor ''Çok işimiz var gibi'' karagaların bile güleceği bahaneler uyduruyorlardı..
Kızlardan en atak olanı sanırım adı Gamze idi...
E bize hep yol gösteriyorsun amca sen niye sarılmıyorsun hala diyerek sitemde bulundu ..
Ve tüm gençlerle tek tek sarıldık..
Hiç iş yok be arkadaş diyen ben yaştaki bir taksicide bu arada sarılmayanlar için ''Ülkede sevgiyi bile bitirdiler ..Helal olsun bu gençler iyiki varlar ''dedi..
Ve o da gençlerle sarmaş dolaş oldu ...Görüntülere girdik...
Bu arada karşı kaldırımda da görüntü alan birileri vardı...Büyükşehirin zabıta ekipleri ..içlerinden biri elindeki küçük makine ile kaldırım üzerindeki masaları fotograflıyordu...
Az önce Ziyapaşa Bulvarı üzerindeki kafelerin restoranların önünden geçerken adeta cambazlık yaptığım aklıma geldi..
Merak ediyorum oralarında fotografı çekiliyormu....Ki bugünlerde Büyükşehir Barlar Sokağı yaratmak için Metro Sineması Sokagı'nda harıl harıl çalışıyor ...
Neyse biz dönelim konumuza ..Gençler sonradan eylem yerine gelen AA ve DHA ekiplerinden önce bu ilginç eylemin yapıldığı yeri terkederken ...
Bana da Adanaspor Kartal maçını izlemek için 5 Ocak Stadı'na yürümek düştü...
Aslında bu karşılaşma Pazar günü oynanacak sanmıştım ama Büyükşehir önünden geçen 300 - 500 kişilik grubun Başkan vekili Zihni Aldırmaz'a yönelik iyi dileklerini sundukları tezahüratlarını duyunca ayıktım...
Maçı izlemeden önce bir çay alayım dedim ..Bu arada televizyonda Manisa Konya maçı vardı..Başlama vuruşundan 46 saniye geçmiştiki Manisa golünü attı...Futbolcular sahada sarmaş dolaş ...''Çok işimiz var'' gibi bir bahane öne sürmediler...
Girdik tribündeki yerimizi aldık...Kayseri galibiyeti moralindeki Adanaspor fırtına gibi Mbilla tut tutabilirsen ..Taraftar desen artık seyirci olma dönemini çoktan atlatmış ..
Susmuyor ..
Üstü kapatılmış Güney Kale arkası ise sesi daha gür çıkarıyor ..Mbilla iki penaltı yaratıyor ...Fevzi ikisini de aynı köşeye bırakıyor..
Levent Eriş ve futbolcular bahanesiz sarmaş dolaş...Keşke gençler eylemlerini 5 ocak Stadı'nda yapsalardı ....
Devre 2- 0 bitiyor
İkinci devre Adanaspor gitti İkinci penaltı öncesi 10 kişi kalan Kartal  sahanın tek hakimi ..
2-1 yaptılar durumu ...
Bu arada Adana at yarışlarında son koşunun saati geldi maçın bitimine 20 dakika var ..
Çıktım ..Dogru Ganyan bayiye...
Son koşu ve koşu özetleri derken Adanaspor maçı 2-1 bitti
Yanımdaki Adanaspor atkılı çocuk yaktın beni Adanaspor... Handikapmı mandikapmı neyse yatırmış iddaa da
Ya Levent Hoca ...Oyunu okuyamıyor be...3 -4 oyuncu ikinci yarı sahada yok ..
Oyundan almıyor..Belki de alamıyor dedi...Adanasporlu genç...
Yine de çok sevindirici bir netice Adanaspor artık zirveye tam ortak...
Hayırlı uğurlu olsunİZMİR
8  6  7  4  3   2 // 15  6  9  1  5  8 // 9  7 // 3 // 11  8  1 // 17  4  12


adanaulus

9.12.2012 11:37:15

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.


“ SEYHAN BİZİM VAZGEÇİLMEZİMİZ”

CHP ADANA ÖRGÜTÜ GENEL SEÇİMLERE HAZIRLANIYOR

DEMİRÇALI’YI ZİYARET ETTİ

VALİ KÖŞGER’DEN GÜVENLİ VE DÜZENLİ TRAFİK VURGUSU

NAZIM ALPMAN YAZDI/ DEVLET 1 MAYIS’A SAYGI GÖSTERSİN!

KUŞ GRİBİ YUMURTA FİYATLARINI ARTIRDI

KARNAVAL KOMİTESİNDEN MEKTUP VAR

ZEYDAN KARALAR’DAN MHP İL BAŞKANINA “SİNEK” CEVABI

YERLİ SUSAM İÇİN  YERLİ ÜRETİM HAMLESİ

ÇUKUROVA BELEDİYESİ TENİS TURNUVASI BAŞLADI

FATİH GÜLER GÜVEN TAZELEDİ

18 İLDEN 400 SATRANÇ SPORCUSU ADANA’DA YARIŞTI

CHP’Lİ BULUT: TASARRUFU SARAYDAN BAŞLATIN

SEYHAN NEHRİNDE GONDOLLA GEZDİLER

"YALANA VE ŞANTAJA ASLA BOYUN EĞMEYECEĞİZ"

CHP GERÇEĞİ YAYINLADI

ADANA’DA 23 NİSAN ULUSAL EGEMENLİK VE ÇOCUK BAYRAMI KUTLAMASI