Atlıspor Tesisleri Akdeniz oyunlarına Hazır
Manşet Haber 24.05.2013 02:14:34 0

Atlıspor Tesisleri Akdeniz oyunlarına Hazır

Atlıspor Tesisleri Akdeniz oyunlarına Hazır

Adana Atlıspor Kulübü Başkanı Namık Kemal Güngören, yaklaşık 10 milyon TL harcamayla yenilenen tesislerde gerçekleştirilecek Akdeniz Oyunları’ndan yüzlerinin akıyla çıkacaklarını söyledi.

atli_akdenizGüngören, yönetim kurulu üyeleri  Rıdvan Söyler, Mehmet Aytekin, İsmail  Boyraz ve Nail Aktaş ile yeniden düzenlenen tesislerle ilgili bilgi verdi.  3 ay önce başlanan yenileme çalışmalarında sona gelindiğine dikkati çeken Güngören, tesislerin yüklenici firma tarafından haziran ayının ilk haftasında tamamen kendilerine teslim edileceğini kaydetti.

Atlıspor Kulübü’nün, 186 dönümlük arazisine konumlanmış,  1 olimpik açık manej, 1 ısınma maneji, 2 kapalı manej, 90 odalı 3 yeni ahır, sporcu dinlenme evi, 14 odalı 56 kişi kapasiteli misafirhane, 2 kapalı, 7 açık toprak tenis kortu, mini çim futbol sahası bulunduğunun altını çizen Güngören,  yazlık ve kışlık restoranlar, tenis kafeteryası, sporcu kolaylık tesisleri ve yarı açık olimpik yüzme havuzu ile Türkiye’de eşine az rastlanan çağdaş tesislere sahip olduklarını anlattı.

Teniste birçok sporcularının Türkiye genelinde derece yaptığını ve milli takımlara seçildiklerini anımsatan Güngören, binicilikte de kulübün sporcularından Ozan Demirkıran’ın engel atlama yarışmalarda gösterdiği başarılı performans ile ‘’Biniciik Yıldız Milli Takımı’’na seçildiğini, Almanya’da gerçekleştirilecek milli takım hazırlık kampına davet edildiğini belirtti.

-“AKDENİZ OYUNLARINA ENDEKSLENDİK’’-

‘’2013 Mersin 17. Akdeniz Oyunları’’nın binicilik branşının kendi tesislerinde yapılmasından dolayı gurur duyduklarını ifade eden Güngören, şöyle devam etti:

‘’Yaklaşık 10 milyon TL harcamayla yenilen tesislerimizde gerçekleştirilecek Akdeniz Oyunları’ndan yüzümüzün akıyla çıkacağız.  Tamamen yenilenen tesisler bize yüklenici firma tarafından haziran ayı başlarında teslim edilecek. 14 ülkeden gelecek sporcu, antrenör, seyis ve yöneticilere Türk konukseverliğini en iyi şekilde göstereceğiz. Akdeniz Oyunları sayesinde yenilenen tesislerimizde, 2014 yılında Türkiye birinciliği, Atatürk, Başbakanlık ve Cumhurbaşkanlığı ile İslam Oyunları gibi etkinliklerin tesislerimizde yapılmasını sağlayacağız.’’

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

30.8° / 18.5°