AYHAN BARUT
Manşet Haber 26.06.2020 15:48:10 0

AYHAN BARUT'UN ANNE ACISI

AYHAN BARUT'UN ANNE ACISI






CHP Adana Milletvekili Ayhan Barut'un vefat eden annesi Sakine Barut  son yolculuğuna uğurlandı.





Ayhan Barut’un annesi Sakine Barut için bugün saat 11.00'da Adana Asri Mezarlıkta tören düzenlendi. Törene CHP Adana Milletvekilleri, Ak PArti Adana Milletvekili Ahmet Zembilci, Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar, Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçen, Seyhan Belediye Başkanı Akif Kemal Akay, Çukurova Belediye Başkanı Soner Çetin, CHP İl Başkanı Mehmet Çelebi, il ve ilçe başkanları, CHP’liler, ailesi ve yakınları katıldı.









Sakine Barut’un cenazesi Asri Mezarlıkta kılınan Cuma namazına müteakip Karataş İlçesi Helvacı köyünde toprağa verildi.





Adana Milletvekili Ayhan Barut’a ve sevenlerina başsağlığı ve sabır diliyoruz.





CHP Adana Milletvekili Ayhan barut, annesi Sakine Barut’un vefatı nedeniyle yayınladı mesajında şöyle dedi:









“Zamansız yitirdiğimiz canım annemi, bugün sonsuzluğa uğurladık. Yüreğimiz yanıyor ama ölüm de maalesef yaşamın bir gerçeği. Cenaze törenine gelen, acımızı paylaşan, arayan, soran ve dayanışma duygularını ileten milletvekillerimizden İl ve İlçe başkanlarımıza, belediye başkanlarımızdan yol arkadaşlarımıza, kitle örgütü temsicilerinden dost, arkadaş ve akrabalarımıza kadar herkese teşekkür ediyoruz. Allah rahmet eylesin. Mekanın cennet olsun canım anam. AYHAN BARUT - CHP ADANA MİLLETVEKİLİ



YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

30.8° / 18.5°