BAĞ-KUR
Manşet Haber 5.04.2020 13:56:19 0

BAĞ-KUR'LULAR İLAÇ ALAMIYOR

BAĞ-KUR'LULAR İLAÇ ALAMIYOR






CHP Adana Milletvekili Burhanettin Bulut, iki
aydan fazla sigorta prim borcunu geciktiren esnafın ilaçlarının Sosyal Güvenlik
Kurumu tarafından karşılanmadığını söyledi. Bulut, “Esnaf ve sanatkarların ve
bakmakla yükümlü olduğu kişilerin mağdur olmaması, halk sağlığını tehdit eden
virüsün kontrolü için ilaca erişim konusunda acil bir düzenlemeye ihtiyaç
vardır” dedi. 





CHP Adana Milletvekili Burhanettin Bulut,İçişleri Bakanlığı’nın 'Koronavirüs
Tedbirleri' genelgesi kapsamında, ülke genelinde 149 bin 382 işyerinin
kapatıldığını hatırlattı.149 bin 382 esnaf ve çalışanlarının işsiz kaldığını
kaydeden Bulut,“İş yeri kapatılan esnafın, dükkanında günlük giderleri ile
evinin geçimini sağlıyordu ancak çalışamadığı için evine ekmek götüremiyor. Birçoğu
da kredi borçlarını ve Bağ-Kur primlerini ödeyemez halde” dedi.





SGK, İLAÇLARI KARŞILAMIYOR





Özellikle prim
borcunun esnaf ve sanatkarların sağlığını tehdit etiğini belirten Bulut,
esnafın sağlık kuruluşlarında muayene olabildiğini ancak iki aydan fazla sigorta
prim borcunu geciktirdiğindeilaçların Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından
karşılanmadığını bildirdi. “İş yeri zaten kapalı nereden bulup ödeyecek bu
parayı hiç kimse düşünmüyor. Esnafın içinde,koronavirüse karşı yüksek risk
grubu olduğu kesinleşen astım, şeker, kalp-damar, tansiyon kronik hastalığı
olan var. Bu hastaların düzenli olarak ilaç kullanması gerekiyor” ifadelerini
kullandı.





İLACA ERİŞİMİN
ÖNÜ AÇILSIN





Esnaf ve
sanatkarların ve bakmakla yükümlü olduğu kişilerin mağdur olmaması, halk
sağlığını tehdit eden virüsün kontrolü için ilaca erişim konusunda acil bir düzenlemeye
ihtiyaç olduğunu kaydeden Bulut, esnafın da diğer vatandaşlar gibi katılım payı
ödeyerek ilaca erişiminin önünün açılması için çağrı yaptı.



YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

30.8° / 18.5°